edit; insanların düşünceleri hakkında "samimi" ya da "samimiyetsiz" açıklaması yapmayı kendine görev bilmiş insanlar, genelde insanların düşünceleri hakkında yorum yapmaya hakkı olmayan liselilerdir.
kimin şehitler için üzüldüğü, kimin japonyada ölen insanlar için üzüldüğünü birileri belirleyecekse bizim düşünmemizin de gereği yok o halde. bi zahmet neye üzülmemiz gerektiğini söyleyin de bilelim.
ayrıca üzülmek, ile saygılı olmak da iki bağdaşık fakat ayrı kavramdır. üzülemiyorsan hiç olmazsa saygı duymayı öğrenmek genellikle lise bittikten sonra öğrenilen bir düşünce yapısıdır.
japonya' da oluşan deprem sonucu yaşamını yitiren insanlara üzülmeyen şahıstır.
yaşamın olgusunu doğmak ve ölmek üzere nitelendiren ve ırkçılığın tavanına dem vuran samimiyetsizdir.
böyle büyük felaketlerde, toplu ölümlerin aniden oluverdiği zamanlarda (savaş olabilir), ufka baktığımda hep bir kızıllık varmış gibi oluyorum, böyle kan kırmızısı. samimiyetsiz bir yavşak mıyım elf miyim bilemedim şimdi.
haysiyetsiz olunmasındansa samimiyetsiz olunmasını yeğ tutan insandır. insansı özellikleri içinde taşıyan her insan hangi ülke olursa olsun ya da kaç milyon kişi yaşıyor olursa olsun üzülür hatta içi sızlar.
insan olanın bu tarz herhangi bir haberi görünce aynı tepkiyi vereceğini kestiremeyen, üstüne üzülenleri samimiyetsizlikle suçlayan duygu yoksunu yazarın söylemidir.
depremde ölen insanlara 200-300 adam ölmüş ne var deyip de sırf kendi ırkından diye kendi ülkesinin ordusunun askerine üzüldüğünü söyleyen samimiyetsizin iddiası.