mahalle takimin hafta sonu yapacagi derby maci oncesi taktik, fizik ve kondisyon calismalari yapip, eksiklerini giderdigi ya da mac yapmak icin yeterli futbolcu bulunamamasindan mutevellit yapilan mac.
mahallede kaleci bulmak çok zor olduğundan ortaya çıkmış tür.
-kim kaleci olacak?
+ben *olmam
-ee ne yapacağız ya?
+hay .mk japon kalesine başla o zaman.
oyuncu sınırlaması yoktur. her oyuncu kendisi için oynuyor ve her oyuncunun koruması gereken 1 adet minyatür kalesi vardır. belirlenen sayıda* gol yiyen oyuncu oyundan çıkar ve mücadele kalan oyuncularla skorlar sıfırlanmadan devam eder. ta ki tek kişi kalana kadar.
ilkokulumuzun banklarının doğal japon kale görevi gördüğü ve en az 3 takım oynan bu oyuna 5 gol yiyen diskalifiye* olurdu. her takım kendisine rakib gördüğü takımın kalesine gol atmaya çalışır takımlar ikişer kişiden oluşurdu.* genellikle en az gol yiyen takıma gol atılmaya çalışılırdı son 2 ye kalan takım japon kaleye topukla olmak suretiyle baya bi uzaktan penaltı atardı ve 20 dakikalık tenefüslerin vazgeçilmez sporuydu bu bizim jenerasyonumuz için. top olarak ya su şişesi ya şişe kapağı o da olmadımı* yer yer taşla oynanırdı. ama en güzel de yeşil tenis topu oldumu derste beden eğitimi olursa* 5 ve ya 6 takımla başlanınlan bu minikler şampiyonlar ligi dadından yenmez bir hal alırdı. galip gelen takımın ödülü ise tabiki meybuzdu.