deja vu'nun bir de tersi vardır.
buna jamais vu denir.
sürekli aynı insanlarla karşılaşıp aynı yerlere gidersiniz,
ama her seferinde ilk kez olmuş gibi hissedersiniz.
herkes her zaman yabancıdır.
hiçbir şey tanıdık gelmez..
92 gönüllüden, 60 saniye içerisinde, 30 kez 'kapı' yazmaları istenir. gönüllülerin 60% jamais vu semptomları gösterir. yani kapı kelimesinin gerçek bir kelime olmadığına inanmaya başlarlar.
ben de diyorum ki, unutmak için duygunun tamamını tüketmeli mi? sürekli bir isim tekrarlamalı ve tek yüz? neyse... boşvermek daha mantıklı. daha güzel.
Dejavunun zıttıdır. Bu olayda insanlar tanıdıkları ortamlarda yabancılık çeker mesela hergün gittiğiniz okulda o halde yabancılık çekebilirsin herşey size garip gelir bi nevi beyin fırtınasıdır.
deja vunun tam tersidir. sanki hiç yaşamamış gibidir. hergün geldiği sınıfa sanki ilk defa geliyormuş hissine kapılır. deja vuya göre daha az sıklıkta görülür.
sonunda ne mırıldandığını anlayamadığım dredg şarkısıdır. tadından yenmeyen cinsten.
edit: "tadından yenmeyen" i kötü sanan zihniyete de selam ederim.* birşeyi sevmemek anlamına gelmez o hani belirteyim de içimde yer etmesin.
"it's jamais vu. the french opposite of deja vu where everybody is a stranger no matter how well you think you know them."
meali :
"deja vu'nun bir de tersi vardır.
buna jamais vu denir. sürekli aynı insanlarla karşılaşıp aynı yerlere gidersiniz, ama her seferinde ilk kez olmuş gibi hissedersiniz. herkes her zaman yabancıdır. hiçbir şey tanıdık gelmez."