1996 yapımı, Orjinal bir hikaye ve Robin Williams'ın performansıyla da son derece keyifli bir film. Daha önce de yazmıştım bu tür rollerde Williams'ın üzerine yok, bir kez daha çok başarılı bir iş çıkartmış.
daha anne karnındayken bir rahatsızlığı olan Jack'in hayatı boyunca bu konuda yaşadığı bazen komik bazen duygusal problemleri izliyoruz. Jack'in rahatsızlığı ise normal insanlardan dört kat daha hızlı büyüyor olması ve daha 10 yaşındayken 40 yaşında bir adam gibi görünmesi. https://www.planetdp.org/title/jack-dp21656
Fransız yazar Alphonse Daudet'in bir romanı. BBC yapımı dizisi 70'li yılların tek kanallı trt'sinde yayınlanmış ve çok beğenilmişti.
Kitapçılarda bulunması zor olan roman Arvo yayınlarından "Eksik hayatlar" adı ile yayınlanmış olup, google yapılarak linkine ulaşılmak suretiyle online sipariş edilebilir.
mass effect 2'nin hırçın dazlak yeteneğidir... cerberus'un üzerinde yaptığı deneylerden ötürü süper güçler edinmiş ancak kafayı hafiften sıyırmıştır... flört etmenin en zor fakat en eğlenceli olduğu karakterdir... miranda'yı feda ederseniz mass effect 3'te de karşınıza çıkacak olduğundan tadından yenmez. oyundaki favori hatunumdur.https://galeri.uludagsozluk.com/r/243892/+
(bkz: subject zero)
ing. argo, hiçbirşey, para, polis memuru, tapılası erkek, sigara, yumruklamak, çalmak, bıçaklamak gibi birçok manasız ve gereksiz durumlarda kullanılan bir kelimedir. ancak kullanınca da çok ayrı bir zevk yaşatır kişiye. bazı örnekler:
- i don't see jack (bi bok gördüğüm yok)
- hand me a jack over will ya (attır bi cigara)
-shit, jacks' here (ahanda polisler geldi)
tek sarkıyla beni darmadagın eden ingiliz gruptur.
pek el degmemistir o yüzden daha cok severim.
the jazz age adlı albümlerinde yer alan 3 o'clock in the morning enfestir, ayrıca alkol ve sigarayla giden en iyi fon şarkılarından biridir kanımca. şiddetle tavsiye edilir.
Jack (Robin Williams) normalin 4 katı fazla bir hızda büyüyor. Film onun 10 yaşındaki haline odaklanıyor. 10 yaşında olmasına rağmen Jack 40 yaşında gibi gösteriyor. Bu görüntüsüyle arkadaş edinmekte çok zorluk çeken Jack, normal çocukların gittiği okula gitmek istiyor ve kendi yaşındaki çocuklarla arkadaş olmak istiyor. Ama bu hızlı gelişimi onun başına çok da dert açıyor.
robin williams 'in oynadigi duygusal bir film.
jack, hastaligindan dolayi biyolojik yasindan 4 kat fazla gostermektedir. 10 yasindayken okula gittiginde, 40 yasinda gosteren bu cocuk adamin maceralari gayet eglenceli ve duygusal anlatilmistir.
fight club da anlatan kişinin adı olmayan isim. ve hatta fight club da anlatılan kişinin adı film boyunca verilmemekte. en sonda da tyler durden: brad pitt, anlatıcı: edward norton denmektedir.
jack ismi tyler'ın evinde buldukları dergide, ilk defa bir organın ağzından anlatılan hikayeler tarzında yazılan yazılarda geçen isim, ya da anlatıcımızın kullanmış olduğu isimdir. bizim kullandığımız *ne diyem mahmut mu diyem kalıbının bir başka türlü kullanımı da denebilir. sadece organ sahibine bir isim bulmak gerekliyken bu isim bulunmuştur.
dipnot: edward norton'un filmdeki ismi travis de değildir. aldığı takma isimlerden biridir sadece.
edit: fight club da anlatan kişinin adı diye tahmin ettiğim ama yanlış olma ihtimali yüksek olan ad.
film içindeki bu:
i am jack's medulla oblangata
i am jack's smirking revenge
i am jack's flaming sense of rejection
i am jack's total lack of surprise
i am jack's broken heart
i am jack's cold sweat
replikleri kendisi için söylüyor gibi geliyor insana ama yapılan araştırmalar sonunda edward norton - The Narrator olarak geçtiğine hemfikir oldum.
bu da böyle garip bir bilgi olsun ulu sözlüğümüze *
