soyadı 'yılmaz' olsa gerçekten hakkını verirdi. en sevdiğim özelliği mi, hiçbir ipucunu israf etmez. birazda ayran gönüllüdür.
ama daldan dala konar demek değldir bu. terry ve nina ile başlayıp audrey ile biten (arada isimlerini bulamadıklarımda var) maceraları da mevcuttur.
3.sezonda ramon'u cezaevinden kaçırırken isyana sebep olduğu bi sahnede mahkumlar bauer ve gardiyana rus ruleti oynatırken gardiyanın ölüsüne attığı bakış ve yüzünde beliren ifade ile oyunculuğuna 'yok artık' diyebildiğim kiefer sutharland'ın canlandırdığı karakter.
bauer idoldur fenomendir. asla ülkesini satmaz. derisini yüzerler yine konuşmaz (bkz. sezon 6 çin işkenceleri) ama yeri gelince insanları satabilir. ama onu da mantıklı bir amaç uğruna yapar ülkesi için.
telefonda hep sanki onu duymaması gereken birisi enesesindeymiş gibi usul usul konusur.
Başkanı takmayan, ülkesi için ölmeyi heran göze alan ama 30 saniyede olsa hayatta kalmayı başaran şahıs. her sezon işkence gören ve 2-3 kez kalbi durmasına rağmen ölmeyi beceremeyen insan tipi. Galiba Jack bir tek ölmeyi beceremiyor.
soyadı düşünülürken sig sauer'den esinlenme yoksa ne olayım. gerçek hayatta yolda kokoreççiden dayak yiyen adamların kamera önünde dünyaları kurtarma palavralarından sadece bir kesittir kendisi.
araba sürerken bile olayları ctu dan daha iyi çözümleyebilen tanrı silueti. önce tarin in swat ekibini halledip telsiz den ctu yu kandırmakta olduğunu çözdü, bölümün sonlarındaysa kayla nın ctu ya, ctu yu devre dışı bırakmak için bizzat iranlılar tarafından ellerinden kurtulmuş numarası yapılarak bırakıldığını * anladı.
--spoiler--