oynadığı her galatasaray maçında gol atarak bizlerin kalbinde ayrı bir yer edinen çalım sihirbazı. şimdiki futbolcular karşısına iki tane oyuncu gelince hemen pas atacak arkadaşını ararken; jay jay üç tane man utdli oyuncuyu karşısına alıp orta açardı..
kendisi ayrıca bir döneme damga vuran efsanevi "what time iz it zey zey" sorusunun ortaya çıkmasına da sebep olmuştur. şöyle ki; 15 şubat 1998 galatasaray - fenerbahçe maçı ndan önce dönemin galatasaray başkanı faruk süren'in "20.45'te lideriz" açıklamaları jay jay'in 87. dakika da attığı golle kendisine kapak olmuş; bunun üzerine başkan ali şen'de dönemin televole muhabirlerini toplayıp kameralar önünde "what time iz it zey zey" sorusunu sorarak süren'e sağlam bir ayar vermiştir.
Edi büdü: Son cümlem bazılarına çok yara vermiş galiba aferin size.
"Fenerbahçe kariyerimin en kolay maçları genelde Galatasaray ile oluyordu. Sahaya bizim çıkmamıza bile gerek yok. Orta sahaya ayakkabılarımızı koyun, top onlara çarpar yine de Galatasaray kalesine girerdi."
imzalı fenerbahçe forması vardı, gözüm gibi bakar saklardım ama annem eskimiş diye formayı önce cam bezi yapmış, en sonunda da atmış ben askerdeyken. ne diyim, canın sağ olsun anne ama keşke beni atsaydın*
ayrılmayıp fenerbahçede kalsaydı alex kadar efsane olması mümkün olan futbolcuydu.
attığı çalımlar, bazuka gibi gönderdiği şutlar, müthiş serbest vuruşları ile esasen alexten daha yetenekli olan ama alex kadar futbol zekasına sahip olmayan futbolcuydu.
alex attığı paslarla oyunun yönünü çevirmede ve takımı yönlendirmede daha başarılıydı jay jay okochaya göre.
okocha ise top cambazı kavramının açılımıydı. futbolu sevmeyen insanlar bile onu izlemek için ekran başında toplaşırdı.
sonuç olarak tek başına takımdı ama takım oyuncusu değildi.