iş yerinde kaç saat geçirdiğimi gösterir. şöyleki;
işe başlarken sözlüğe girerim işten çıkmaya yakın kaç saat online olduğuma bakarım. 9,5 saati görünce b.sayarı kapatıp eve giderim *
ofisdeki diğer 2 arkadaş;
x: abi bu balim neden manasız bakışlarla ekrana bakıp gülüp bişeyler yazıyo.??
y: aman boşver sözlük mü ne öyle bir yere giriyor ne bulup anlıyorsa orda boşver..
patronun geldiğinde hemen sayfayı kapatmaya çalışılır. görürse eğer:
--ooo, sedat bey pek yoğunuz. rahatsız etmiyorum demi?
-yok ya bende iş yapıyodum birden açıldı pencere tam kapatıyodum siz geldiniz.
--ayın birinde de geldiğinde ben öyle dicem tam kapatıyodum siz geldiniz.
çalışan yazarların çoğunlukla yaptığı eylem. aman arkayı, sağı, solu iyi kollayın. zira, müdürler ve müdürümsüler bu gibi oluşumlardan pek haz atmezler.
hastanede gece nöbeti tutarken hasta olmadığı zamanlarda yapılmaktadır. Zamanın nasıl geçtiğini anlamazsınız. Fakat uzun ve güzel bir entry okumaya daldığınızda hasta ordan kellesini sarkıtıp bakarmısınız dediği zamanda ister istemez kızarsınız.
günün nasıl geçtiğini anlamamak için birebir olan yöntemdir. üstelik facebook'a, twitter'a, msn'e girerken yakalanmaktan daha iyidir, sözlükteyken yakalanmak. "işle ilgili birşeye bakıyordum" gibi bir bahaneyle kurtulunabilir. **
hele bir de iş arkadaşınız yazar ise, kahve aralarında keyifli muhabbetlere yol açacak durum.
an itibarı ile yanımda başka bir yazar ile toplantıdayız, ikimizde de sözlük açık, gerçi o çıktı şimdi, kablosunu bana verdi, toplantı sıkıcı, sözlük güzel.
tavsiye etmediğim bi durumdur. iş anında verimli entrler girilemeyeceğinden ya da yorgun kafayla okunanın anlaşılamayacağıdan daha sakin ortamlarda girilmelidir.
