her defasında, kaç kere dinlenmiş olursa olsun, gözyaşı bırakır arkasında bu şarkı.
gidişler, bırakılışlar, bırakmalar...
her birinin yürekte açtığı çentikleri tek tek yeniden kanatır. ilmek ilmek acı işler derinlerine ruhun.
'Bana kimse sen gibi sarılmadı
ışığımız sönmeden gidiyorum...'
bir kere dinleyince hep dinleyesiniz, her dinleyişinizde de ağlayasınız gelir. melankolik bi havaya girersiniz hemen. zira şarkıyı dinlerken kazım koyuncu nun ölümü aklınıza gelir, öleceğini bilerek yazmış sanki dersiniz içinizden.
aşık mahsuni şerif'ten dinlendiğinde iliklerinize kadar hüzünlendiğiniz harika türkü. karagözlü sevgili sahiplerine başka türkü dinlemeye gerek bırkamayacak kadar acı,sitem, veda içeriğindedir, mükemmeldir, damardır.
hüzünlü bir istanbul akşamında beni benden alan kazım koyuncu şarkısıdır. bir yandan içimdeki hüzün; bir yandan bu kadife sesli, büyük yürekli adamın erkenden bizi bırakıp gitmesi vuruyor.
"işte gidiyorum bir şey demeden
Arkamı dönmeden şikayet etmeden
Hiçbir şey almadan birşey vermeden
Yol ayrılmış görmeden gidiyorum "