Isletme okuyan salaklar amın dibine vururken bu ezik mühendis 31'e abandığı için olabilir.
Edit: ayrıca o ezik mühendisler büyük ihtimalle ya salak dedikleri işletmecilerin yönetiminde ya da ilkokul mezunu bir patronun altında çalışacakları icin cekemiyor da olabilirler.
üniversite yıllarında yurt oda arkadaşı söylemi. aradan geçen 5 senede hakaret sahibi çevre mühendisliğinden işe giremeyeceğini anlayınca aöf den işletme bitirip işletme diplomasıyla memur olmuştur.
mühendislik okurken ayrıca aof den 4 yıllık işletmeyide 'çalışmadan' okuyan bitiren mühendistir. açık açık söylemek lazım ki aralarında über zeka farkı vardır. zaten mühendislik okuyanlar daha geniş düşünürler böylece sözel dersleride sadece işletme okuyan sümsükten daha iyi yaparlar.
bakın 2 diploma diyorum. sonra gelip işletmeci mühendisten fazla kazanır bıdı bıdı bıdı götüyle gülerler adama. işletme okuyanları görüyoruz sokaktaki piçler bile işletmeye girebiliyor. ayık olun bok atarken seviyenizdekilere atın derler adama.
soyut ve asla gerçek olmayan rakamlara kafayı takıp, laspeyres terk bir işletmecinin öngörüsüdür. mühendis hayat kadar gerçek işler yaparken, misal bir fabrika bir ev modellerken ve yapımında orda olurken, işletmeci arkadaş arz-talep eğrilerinde , hiç olmayan grafiklerde boğuluyordur.
Zamanında benzeri bir fikre kapılmış o gruptan olabilirim, itiraf ediyorum. (Ezik değildim ama ya, haksızlık olmasın şimdi bana da.)
Lakin ne zaman ki mühendislerin teknik kadrolardan müfettiş yardımcılıklarına atandıklarını duydum, o vakit ilk iş bi' dersaneye yazıldım. içimden de gülüyorum kıs kıs "Şimdi takır takır çözerim ne varsa." şeklinde.
Hukuk çok süper dersti de...
işletmenin aslında babalar gibi bir bölüm olduğunu anlamam için Muhasebe almak yetti de arttı bile.
Sonra iktisat... Sonra maliye...
Muhasebeyle iktisat hâlâ rüyalarıma girer misal. Pardon, onlara kabus demek daha doğru olur kanımca.
Sonuç... Kadrodan vazgeçmiş, ağzının payını almış (ama ezik değilim he, hâlâ söylüyorum!), dersaneyi ardına bile bakmadan bırakmış mühendis.
Davranış bilimleriyle -alıyorsanız- hukukun kıymetini bilin derim. Gerisi için Allah yardımcınız olsun. Duacınızım resmen.
herkesin sidik yaristirdigi baslik. kriz oldugunda ne muhendis ne isletmeci demeden isten atilma tehlikesiyle karsi karsiya kalinacagi gercegi hala ogrenememis kariyerist tipler, bir sonraki kapitalizm krizinde yedikleri tokatla otururlar oturduklari yerde.
soyle bir laf vardir; uretemeyen yonetir. ne yazik ki dogrudur ama asil sorun bu sistemde gercek ureticilerin degil de sistemden pay kapmaya calisan 'sivri zekalilarin' daha cok deger gormesi.
ek : endustri muhendisleri ciktiginda isletmeciler daha bir ekmeksiz kalmislardir.
işletmeyi bitirebilmek için öyle süper parlak bir zekaya sahip olmak gerekmediğinin bir gerçek olduğunun ama bu gerçeğin işletme okuyanların salak olduğunu göstermediğinin hatırlatılması gereken mühendis insanı olur kendisi.
genelde "işletme okumaya gerizekalılar gider." "şunlara bak 50 sayfadan finale giriyorlar ona rağmen ağlıyorlar." diye avutur kendini. zeki olduğunu belirtmek için aklından integral falan alır ama nafile. işletme okuyan öğrencilerin etrafındaki kızların 100'de 1'ini bile göremez çevresinde.
çözdüğü denklemlerle kendini deha ilan eden bu vatandaş, ileride bir işletme mezununun karşısında mülakata girerken iki cümleyi yanyana koyamaz. kızsızlığın verdiği buruklukla hep bir eziklik yaşar.
3 soru 3 saat sınavlarına girip çıktığı yaşantısında, bir işletmecinin altında çalışarak ve onun aldığı maaşın 4'te birini alarak hayatı sorgulamaya başlar. ve öğrenir ki, işletme okumak özel yetenek gerektirmektedir. atik, aktif ve analitik düşünen kişiler işletme okuyabilirler. senin salak dediğin adamlar, sen 3 soru 3 saat sınavlarına girerken sağda solda staj peşinde koşarlar, kitap satıp pazarlama yeteneklerini geliştirirler. sen formüllerin arasında boğulurken, onlar senin asla sahip olamayacağın konuşma yeteneklerine sahip olurlar.
demem odur ki pek akıllı mühendis arkadaşlar. siz bu pasiflikle aç kalmaya muhtaçsınız. 5 sene boyunca okuyup da 900tl ile girdiğiniz işi kendinize başarı sayarken, üstünüzdeki "gerizekalı" işletme mezunu genel müdürünüzün köpeği oluverirsiniz bir anda.
