malzmeler:
1 adet dana işkembesi
1 adet yumurta
yarım limon
sarmısak
sirke
tuz
tarifi:
yarım kilo dana kemiğini kaynatın, köpüklerini delikli bir kepçe ile alın. işkembeden ayrılan üç büyük parçayı, kemiklerin içine atın. yumuşacık oluncaya dek kaynatın. pişince kemikleri çıkarıp, atın. soğuduktan sonra işkembeleri bıçak yardımıyla ince ince kıyın. bir kaseye iki yemek kaşığı dolusu un, yarım su bardağı soğuk su koyup bulamaç haline gelinceye kadar karıştırın. Sonra kemiğin sıcak suyundan iki kepçe ilave edin ve doğradığınız işkembelerle beraber et suyuna katıp pişirin. içilecek kıvama geldiğinde ateşten alın. et suyunda çırpılmış bir yumurta sarısını çorbaya ilave edin. bir yemek kaşığı tereyağı eritin, biraz soğuduktan sonra toz kırmızı biberi ilave edip, çorbanın üzerine gezdirin. 3-4 diş ezilmiş sannısağa bir miktar sirke ve yarım limon sıkıp, servis yapın.
yukarıdaki gibi tarifi olan fakat her tarifi verilen yemeğin süper olmayacağına en büyük kanıt olan çorba örneklerinden biridir. köy yerlerinde ateşin üzerinde büyük kazanlarda pişirilir. tadına hiç doyum olmaz ve pişirenlerin çoğu bu tariflere uymaz.
bursa da sadece bursa işkembe salonlari ismi verilen lokantadan başka yerde içilmemesi gereken çorba çeşidi.
gelen mesajlar üzerine edit: mudanya-izmir yol ayrımında sağda...
ah ulan. ucuz etin yahnisi yavan olur hesabı, bir ay evvel bana bariz bok yediren çorba. istanbul'u çok iyi bilmememden mütevellit, istiklal'in ara sokaklarından birine daldığımınan, kokusunu aldığım bir oldu, çorbacıyı arıyorum. eee, erkek çocuğuyum şişti ıslak vücudumun nadide yerleri. neyse, girdim bir berber dükkanına;
- ustam buralarda işkembeci neyi var mı, köpeğin olayım söyle onun yerini bana.
deyu herife yalvardım.
+ valla gardaş, şo ilerde bi yer yabıyö ama çok pahalı, kaseyi 20 milyona doldurayı vallaha. dedi. girip de içmiş gibi pezevenk.
- drüss! dedim, altın sıçan öküzün işkembesi mi bu, 20 milyon ney 20 milyon? dedim.
berber, s.kini kaşıyarak:
+ bak şo yanlı da bi dene var. hemi temiz, hemi ucuz.
deyu bir de reklamını yaptı bağa bok tüccarının. neyse, uyduk aklına dayatmacı berberin, buldum dükkanı ki anam anam, ne görsem beğenirsin? "ne görsen beğenirim?". herif 1,5 ytl'ye işkembe satıyor lan. eski parayla 30bin lira falan. yok bu çok eski oldu. işte eski paraynan 1,5 milyon edii. kafa odaklandı ya çorbaya, söyledim bi dene. abuu, çorba bir geldi ki, normalde beyaz, hadi bilemedin sarı olan çorba, bildiğin sifonu çekilmemiş hela renginde. ulan masaya daşşakları vurup da kalkmadım da, içtim ya lan o çorbayı. bol sarımsaklı, bol sirkelice. o değil de helaya girdikçe ağzım sulanıyor alüminyum. ibriğime de sirke doldurdum. beklerim bi gün.
alkollü olsanız da olmasanız da saat 2yi geçtikten sonra aranılıp ,bulunup içilesi çorba. ne büyük nimet, ne büyük keyiftir ya! hele de kalabalıksanız. birinin aklına düştü mü, kıvılcım gibi sarar topluluğu, acilen atlanır arabalara, mideye bikaç kaşık gitmeden yatışmaz bünyeler. ondan sonra sakin sakin, tadıyla keyfiyle içilir. ankarada en son beykoz iyi yapıyordu, hala öyle mi bilemiyorum ama en güzelini ananem yapar, onu iyi biliyorum. ****
türkiye'ye gelen yabancı konukları içirmeden göndermenin yazık olacağı muhteşem çorba. iyice çakırkeyf olduktan sonra tam acıkmışken bi yarım kokoreç yenilip arkasından cila niyetine bol sirkeli işkembe çorbası içmek lazımdır.
nasıl şarap içmenin ya da iyi puro seçebilmenin adabı varsa "işkembe çorbası"nın da bir usulü olması gerektiğini düşünürdüm. bir kere herkes işkembe çorbasını sevmez, sevmemelidir de zaten. "ıyyy, nası yiyosun yaaa?!" diyen, işkembe çorbası suyu* içenler çoktur; mümkünse bu arkadaşları sükunete davet ediyorum. işkembe çorbasını keyifle içmek özel bir hadisedir. alkol almış bünye sonrası mide adeta bütün o ekşi, acı içki tatlarını unutur, huzra erer. altıncı yudum gibi yavaş yavaş çevrenizdekilere döner; içtiğiniz içki miktarına bağlı olarak "ya ayıldım galiba ben" ya da "ebüehe yuh amma güzel çorba" diye saçmalayabilirsiniz. o kısım pek dert değil. seviyorsanız her şartta için, içtirmenize gerek yok. güzel de yapan bir yer biliyorsanız afiyetler diler, entrymi bitiririm.
bircok kisinin henuz daha içmeden "cok kotü" dediği, halbuki denese "nasil olurda ben bugüne kadar bunu denememişim" diyeceği, alkol sonrasi, bol sarmisak ve sirkeyle daha da guzelleşen corba türüdür.