üniversite hayatım boyunca çok sık ev değiştirmem sonucu ve tuvalet konusunda biraz hassas olduğumdan üzerinde çok uğraştığım hadise. kahrolası sünnetçi amcanın operasyon esnasında yaşadığı minik konsantrasyon kaybı neticesinde, ufaklığın yaklaşık 10 derecelik açıyla sola bakıyor olması da beni bu konunun üstadı yapmış bulunmakta.
boy faktörü bir de. uzun boylu olmak demek, işerken daha fazla sıçratmak demek. evimdeki alaturka ve alafranga tuvaletlerin ikisinde de noktalarım belli, sadece kafam güzelse sıçraması pek sikimde olmuyor. ses çıkartmak da sarhoşken umrumda olmadığı için, deliğe işeyebilmek başarı oluyor benim için. gururlanıyorum. sarhoş bir halde işerken felaket asil hissediyorum kendimi. hayırdır inşallah.
sözün özü, az sıçratmak ancak taşın en dik yerini tespit etmekle gerçekleşebilir. aynı zamanda ses sorununa da çare bu. deliğe işemek çözüm değil; hem ses hem sıçrama açısından. ahanda yeni bir tespite de vardık ne güzel :
işerken en az sıçratan nokta aynı zamanda en az ses çıkartan noktadır.
sonlarına doğru basınç azaldıgından dolayı denge bozulabilir.müsterih olunmalıdır. zamanla bu problem de aşılır.
ayrıca (bkz: sıçarken aynı anda işiyebilen insan)
sizden önce kalkması durumu vardır sabahları* jim keri'nin "ben kendim ve sevgilim" adlı flimini getirmiştir şimdi aklıma duş'un perdesine sarılıp işediği an yani!
"bunu kim indirecek" diye kara kara düşünürsünüz.testisleriniz patlayacak konumdadır ve en az sıçratan noktayı bulmayı bırakın, kendi kafanıza işeme durumu vardır, en son klozetin üstüne yüz üstü uzanıp işemek kalır.
şimdi efenim tam kordinatları vermek gerekirse, duruş pozisyonuza göre orta noktadan yaklaşık 80mm kadar sağa ve 30mm yukarı nişanı aldığınızda uygun noktayı bulmuş olacaksınız. deneyin ve görün. eminim teşekkürü bir borç bileceksiniz. *
merhabalar sevgili okurlar, bir boktan muhabbetler programında daha birlikteyiz, bu haftaki konumuz; sıçratmadan işemek...
aslında bu noktada, noktanın değil, tazyik ve açının önemi vardır, tazyik gücüne göre bir açı belirlenmelidir -genelde 30 derece civarındadır- doğru açıyı bulduğunuzda, hangi noktaya, hangi mesafeden işerseniz işeyin, emin olun sıçratmayacaksınız, haydi bakalım, hepinize destur...
başlarda olur. bir süre sonra zaten alışılacağı için artık üstünde düşünülmeden "sıçratmama" olayı otomatik olarak gerçekleştirilir. hatta öyle ustalaşılır ki; tuvaletin türü, çeşidi ne olursa olsun aynı yüksek performans elde edilir.
yapılması gereken eylemdir. aksi takdirde özellikle çorap giymiyorsanız ayaklarınıza sıçrayan sidik tanecikleri moralinizin bozulmasına sebebiyet verecektir. sonra çık tuvaletten git ayaklarını yıka soğuk havada. zor iş.
küçükken 'en fazla kaçıncı kalebodura işeyebilirim' oyunu oynardım. iğrenç bir oyundu. yanlış hatırlamıyosam 14. kalebodura kadar çıkmıştım. şunu söyleyebilirim kalebodur doğru nokta değil. pek ses çıkmıyor ama perişan oluyorsun. her işemeden sonra girip banyo yapardım annemin bağırışları eşliğinde.
napim anasını satim. belli bir zamandan sonra evcilik , doktorculuk falan sarmıyor. atraksiyon arıyorsun.
