üstleriniz sizi delirtse de, tavır belirlerken/alırken onun bunun gazına gelmeyin, onun bunun aklıyla işler yapmayın. ne derseniz, ne yaparsanız kendinize ait, sizden kaynaklanıyor olsun, bir sıçış yaşarsanız da acısı daha az, kabullenmesi daha kolay olur hem.
işe başladığınız ilk gün daha 10 dakika geçmeden hemen diğer işçilere burası ne ayak lan, paralar günün de alınıyor mu, sigorta yapılacak dediler ama sizin var mı gardaşlar la, mesai paraları veriliyor mu diye sorunuz. ayrıca yemeksiz yerde de çalışmayınız. kendi iyiliğiniz için yapın bunları derim ben.
kendi maaşınızla kıdemlilerin maaşını karşılaştırmayın, unutmayın ki sahne tozu yutmadan yükselmek mümkün değildir.
en kötü iş dahi işsizlikten iyidir, işinizin kıymetini bilin ve sizin yerinizde olmak için çabalayan emsallerinizi düşünün.
sadece gerektiğinde mesaiye kalın, tribünlere oynamak için işe başladığınız andan itibaren mesaiye kalırsanız sürekli kalmanız gerekir, bu sizden beklenir, deyim yerindeyse size eşek muamelesi yapılır ve tüm angarya işler kitlenir.
kurumsal bir firmaya girdiyseniz ve işinizden memnunsanız iş arama sitelerindeki cv lerinizi geçici olarak kapatmanızda fayda vardır.
iş yerinde daha çıtır bir çalışan iken nette fazla sörf yapmayın, göze batarsınız.
kaypaklığa
gammaza
yalaklığa
ayak kaydırmalara
kadınlara
kadın düşkünü erkeklere
çaycıya
çok konuşmamaya
başkasının işini yapmamaya
ve gururunuzu çiğnetmemeye dikkat edin.
yeni bir işe başlayanlar için özellikle ilk işleri olacaklar için tavsiyelerdir. örneğin;
-renkli giyecekler giymeyin.
-fazla sırıtmayın.
-insanlarla fazla lak lak yapmayın.
-kanka, abi ayağı çekmeyin.
-kısa cümleler kurun uzun uzun muhabbet etmeyin.
-herkesle arkadaş olmaya kalkmayın.