MHP'lilere sorulursa sosyalistler ve kürtler "işbirlikçi"dir. Sosyalistlere sorsan AKP ve MHP işbirlikçidir. AKP'ye sorsan, CHP darbe işbirlikçisidir. Kürtlere sorsan, kendileri dışındaki kürtler işbirlikçidir. Sonuç olarak, her grup kendi dışındakileri "işbirlikçilikle" suçlar. halbuki kimsenin aklına dönüp de kendine ve dünyaya "tepeden" bakmak ve resmin tümünü görmeye çalışmak gelmez. kardeşim dünya nereden nereye gidiyor, sen neyin peşindesin?
milliyetçiliği soğuk savaşın ürünü gibi göstermeye çalışan cia günlüklerine de iman etmiş yaralı şuurların aksini düşünemeyeceği durumdur.
oysa her milletin milliyetçiliği için farklı tarihler vardır. Arap milliyetçiliğinin tarihi farklı, fars milliyetçiliğinin tarihi farklı, Alman milliyetçiliğinin tarihi farklıdır. tabi türk milliyetçiliği ve rus milliyetçiliğinin de...
şimdi hemen hemen ikinci dünya savaşından sonra dünya siyasetini etkilemeye başlayan "azınlıkta kalan zenginlere karşı gelişen halk hareketi" ilhamını, bilgisini, tekniğini hatta imanını kimden aldı?
Yirminci yüzyılın sosyalistleri Patrona halil'den mi ilham aldılar da cia burada bir manipülasyon yaparak bize bunun kaynağını sovyetler olarak gösterdi.
Slav milliyetçiliğinin köle pazarını genişletmek için türkiye kuzeyinden balkanlara sarkmadı mı rus milliyetçileri? Afganistan'a inmediler mi? Akdeniz rüyasından ne zaman vazgeçtiler?
türkiye'de bu manipülasyonu yapan cia, mesela milli mücadelesini sürdüren kırgız türklerine de mi aynı propagandayı yaptı? Ya da kırım'dan tarihin en büyük sürgünü ile ayrılan türkler, bunun zenginlere karşı halk savaşı olduğu gerçeğini idrak edemediklerinden cia'ya kanıp da mı milliyetçilik yaptılar?
cemil meriç, mahkemede komünist olduğumu haykırdığım zaman tek bir işçinin elini sıkmamıştım diyor.
şimdi şu parantez içindeki delillere gelelim.
tarih, seçicidir. aynı olayı bir tarihçi seçtiği belgelerle başka türlü, diğer bir tarihçi seçtiği belgelerle daha başka türlü yorumlayabilir.
Amerikan ve ingiliz belgelerinde alparslan türkeş konusu kitap olarak yayınlandı. gerçekten merak edenler, alparslan türkeş'in emperyalizm tarafından nasıl değerlendirildiğini açıp okurlar.
bir de biraz genel kültür sahibi olup, içtimai meseleleri daha sağlıklı bir literatür içinde ele alırlarsa en azından aynı dilden konuşuruz.
şimdi şöyle oluyor efendim. dünyayı benden ve diğerleri olarak algılayan iptidai şuurlar, ötekilerin hepsini tek bir isimle adlandırıyor.
ötekilerin içinde olan ve aslında hem yanındaki ötekiye karşı, hem tek isimle adlandırana karşı olan, kendini nasıl ifade ederse etsin bir manası olmuyor.
şimdi buradan hareketle;
kaynağı milli tarih ve dini değerlerimin dışında olan her türlü fikre karşı olan ben, amerikan emperyalizmine karşı olsam da bir komünist tarafından işbirlikçi milliyetçi olarak adlandırıyorum.
bu kgb öğretilerini ve propaganda tekniklerini zikir gibi günde beş öğün tekrarlayan idrak fakirleri bilsinler ki "halkın çıkarı şovalyeleri" insanlık tarihindeki en büyük halk katliamını gerçekleştiren asıl halk düşmanlarıdır.
yüzlerindeki karanlık maskeye iman eden bu tarihin en ağlak fukara edebiyatçıları, şuursuzca türk vatanında türk milliyetçiliğine düşman oldular. olsunlar!
kendilerinden başka kimsenin itibar etmedikleri literatürlerinden idraklerine biçtikleri deli gömlekleri sayesinde gerçeği görmeleri imkansız. görmesinler!