1.
mouse bazen gözümde şekil değiştirmiyor değil hani olma durumu.
2.
kadın ayağı. not; ayakkabıcıyım.
3.
mause ve klavye. evraklar kağıtlat zımba arada çay bardağı. çok dokunuşlu işler yapıyormuşum da haberim yokmuş.
4.
çaydanlık, çay bardağı, seker: çaycıyım.
7.
bilgisayar. not: beyazyaka köleyim.
8.
patronun duyguları. yoksa zam alamıyoruz. (bkz: ay sonu )
9.
Öğrenci olup kendi çapımda Organizatörlük yaptığımdan bana her yer iş yeri. En çok dokunduğum şey işe telefon. Mağlum sürekli insanları arayıp fiyat almalar bilgilendirme yapmalar falan filan.
10.
sabah fareyi ellemeye başlıyorum. akşam 6'ya kadar.
11.
Kağıtlar, renkli kalemler ve hatunlar. not: tasarımcıyım
12.
stajyerken sırayla:
mouse, kağıt - kalem * , fotokopi makinemiz * , dosyalar, delgeç, zımba...
*ticaret meslek lisesi mezunuyum. muhasebeciyim.
13.
sakızdı bir zamanlar evet sigara içilmezdi içeride.
14.
mouse, telefon, hesap makinesi.
15.
mouse ve klavye uludağ sözlüğe de dokunmuş sayılır mı ki? dedirten durum.
16.
şu yazılanları okuyunca yüreğime dokunmuştur en çok.
bir sözlükte hiç mi jinekolog olmaz.
17.
Laptop yani klavyesi ve mouse.
19.
müdürün siniri olur genelde. dokunmak istemezsin ama sürekli elin, kolun çarpar bir şekilde.
20.
(bkz: göt )
önce patronun götünü yalıyorum, sonra genel müdürün, daha sonra hiyerarşik olarak bütün yöneticilerin götünü yalıyorum. kariyerimi buna borçluyum.
21.
mouse , telefon , klavye üçlüsüyle takılıyorum .
22.
tabiki masa, klavye veya fareye daha çok dokunanlar masaya değmeden çalışıyorlar sanırım.
23.
işlendi kaşesi bana bakıyor dediğim durum.
25.
Astar, kumaş, ip ve dikiş makinası.