çoğu kişinin ortaokulda okuyor iken gerçekleştirdiği ya da gerçekleştirmeyi en az 1 kere düşündüğü eylem.
el becerilerini geliştirmek için atölyelerde dokuma, kesme, biçme, heykel, alçı gibi şeylerle uğraştırırlardı. hiç birisi 2-3 gün gibi kısa süre içerisinde bitmez, büyük bir sabır ve beceri isterdi. bu yüzden, çoğu öğrencinin annesine, babasına, dayısına, amcasına, anneannesine bu dersin ödevlerini yıkması gayet meşhurdu.
ulan erkek adamım, hem de buluğ çağlarım. vermişler elime bir yorgan iğnesi, bir de yün müdür, halat mıdır hatırlayamadığım renkli ipler. önümde abaküs gibi bir şey, hadi bu iplerle, rengarenk bir şey yap. gel de yap şimdi... genelde bu tarz ödevleri anneme ya da anneanneme yıkardım. dayıma da az alçı yaptırmadım. *
tek artısı; iğne ipliği öğrenmem. malum, öğrenci evinde çok işime yaradı.
normal bir zekaya sahip bu dersin öğretmenleri de bu gerçeği bilmektedir. lakin çocuklar erkenden uyuyamasın, yorgun ana babaları da iyice yoralım diye ellerinden gelen uyuzluğu yapmışlardır.
genelde bu ödevler çocuğun beceri ve yeteneğini aşan şeylerdir. öyle olmasa bile o yaştaki çocuğun(özellikle erkek çocuğunun) ilgisini çekecek türden şeyler değildir. dolayısıyla bu durum ortaya çıkar. halbuki incik boncuk şeyler yapmak yerine origami tarzı şeyler öğretilse hem zeka gelişir hem de el becerisi gelişir. hem ilerde çocuk sevgilisine kağıttan gül, kuğu tarzı şeyler yapıp verir. öğrendiği bir işe yarar.
yetenek yoksa normal olandır. Zira cetvelle araba çizerken, tekerleklerini de cetvelle çizip kare tekerlek yapan abim, her zaman çizim ödevlerini anneme yaptırırdı.
çoğu öğrencinin iş eğitimi, ev ekonomisi adlı derslerde verilen ödevleri başta aile bireyleri olmak üzere başkalarına yaptırmasıdır.
itiraf ediyorum yıllar önce bu öğrencilerden biri de bendim. yeteneksizliğimden miydi peki? hayır. gerek görmezdim.evde hazır yapılmışı vardı çünkü. abimin önceki senelerde yaptığı işleri götürürdüm hep. zaten verilen ödevler genelde aynıydı. kıl testeresiyle kontraplak kesilirdi, boyanırdı, etamin işlenirdi, maket yapılırdı, makromeden sarkaç yapılırdı falan işte. bir keresinde bir çift çoraptan oyuncak bebek yapmamız gerekiyordu onu da merak edip kendim yapmıştım o kadar.
velhasılı şimdiki zamanda da durumlar değişmedi. öğrenciler performans ödevi diye verilen şeyleri ailelerine yaptırıyorlar yine.