Ne müdürünü ne de iş arkadaşlarını seçebiliyon. Her gün uzun zaman geçirdiğin tiplerle anlaşamayınca işyeri çekilmez oluyor. 5 yıldır bu durumdayım işten çıkmadım insanlıktan çıktım.
1001 tane farklı tipin bir araya gelmesi. Allah yaratmış işte değişik değişik tipler. Her birinden ayrı bir radyasyon. Birinin egosu, birinin dağınıklığı, birinin sürekli konuşması, birinin kokması... uzar gider.
Bazen çok işe gömülmek. Kendimi kaybediyorum saatin farkında olmuyorum. Bir bakıyorum sigara üstüne sigara yakmışım 3 termos çay içmişim oha aq diyorum.
olaylara duygusal yaklaşmaktır. çok yanlış bir tutum. iş yerinde arkadaş/sevgili edinmeye çalışmak, dost bulmaya, sırdaş bulmaya çalışmak. ya arkadaş sen arkadaş bulmak için girmedin o işe para kazanmak için girdin. arkadaşı, sırdaşı, sevgiliyi başka yerde ara. işte ararsan ve yeri gelince o sırrını bir arkadaşın senin aleyhinde kullanırsa sonra da şikayet etme... etme yani... (öz eleştiri ahahah)
eğer gözünüzle görebileceğiniz, elinizle dokunabileceğiniz bir patronunuz mevcut ise en büyük sorun budur. yıl olmuş 2023 hala patron şirketleri mi kalmış
bunlar içtiğiniz çaya, suya kahveye laf ederler. onları geçtim aldığınız oksijene bile laf edenler var. nasılsa maaşınızı onlar ödüyor ya.
iş hayatının kendisi başlı başına bir sorun zaten. bir firmaya girersin 3-4 ay iyi tamam dersin burada sanki kalabilirim hissiyatına kapılırsın. sonra insanların gerçek yüzünü görünce anında soğursun. sokayım işe de, iş hayatına da.
Balığa ağaca çıkma işini vermektir. Ya da hayvanat bahçesi gibi bir iş ortamı ve iş arkadaşları olup her birinin normal idealize edilmiş, damıtılmış bir ruh kıvılcımı beklemek..
iş bilmeyen insanlarla ekip halinde çalışmak. Gülüm senin beceremediğin işi de ben yapacaksam sen niye varsın? Patronlara doğru püsküreceğim çok az kaldı.