iş görüşmesine gidilen insan kaynakları müdürünün dramı daha büyüktür.
- askerliğinizi yaptınız mı?
+ hayır.
- başvuru yaptığınız bölüm ile ilgili deneyiminiz var mı?
+ yok, üniversiteden çıktığım gibi geldim.
- başvuru yaptığınız bölüm ile ilgili kurs, seminer veya eğitim aldınız mı?
+ hayır almadım.
- neden özellikle bu pozisyonda yer almak istiyorsunuz?
+ hoşuma gidiyo finans filan ismi havalı takım elbise giyiyosun bide.
- tamam beyfendi biz sizi arayacağız. *
saçma sorulara mantıklı cevaplar vermek zorunda kalacak bu melodramik kardeşlerim:
- kendinize dışardan baksaydınız, kendinizi nasıl tanımlardınız?
- kjdfkjshdkf
- sizce başarı nedir?
- sdkhfkjhhj
- diğer adaylardan öne çıkacağını iddia ettiğiniz yönleriniz nelerdir?
- neden mühendislik?
- mlkfdjlgdıfj
- neden deve?
- çünkü deve duygusaldır
türkiye öyle bir görev takındı ki artık lise mezunu olmak çoğu zaman daha avantajlı. çünkü üniversite mezununun gözü açık, neler yapması gerektiğini sigortasını vs. hepsini biliyor, alması gerekenleri, olması gerekenlerini biliyor. ama diğer taraftan bu denli bilgiye sahp olmayan bir kesimde var. zaten asgari ücrete bizi kitlemiş durumdalar, ee ne yapıyorlar. gidip üni. mezunu olmayanları işe pat alı alıveriyorlar.
sonra biz açız derler. kaçırdın kardeşim treni.
insanları sikersin kızmazlar, ibne dersin kavga çıkartırlar ya o hesap.
yıllarca okul okuyup, bölümü ile ilgili işe başvurduğu halde, sabrının denenmesine sebep olacak sorularla muhattab olan üniveriste mezununun içler acısı olan dramıdır.
sorular genelde cevap veremesin diye sorulur. şunlar gibi;
-neden bizi tercih ettiniz?
-firmamıza neler kazandırabileceğinizi düşünüyorsunuz?
-hayattaki en büyük başarınız nedir?
-en büyük hedefiniz nedir?
-kendinizi geliştirmek adına neler yapacaksınız?
-dilinizi geliştirmek yada 3. bir dil için neler düşünüyorsunuz?
bak uzun zaman olmuş, aklımda bunlar kalmış. ben iş görüşmesine en son 7 sene önce girdim, görüşmeye gitmemle işe başlamam bir oldu, bu sorular yoktu, ben vardım, diplomam vardı.
Ancak bu yukarıda sorulan sorular ile görüşmeye gittiğimde beni bir daha aramadıkları gibi, ki dram aslında burda kendini iyice hissettiriyor, gittiğim iş görüşmesindeki pozisyon geçici süreli bir işti. iş bulana kadar çalışayım evde ne yapıcam dedim gittim. iş mesleğimle alakalı da değildi, ancak benden önceki lise mezunuydu. aşağılamak gibi değil, teknik bir bilgi gerektiren iş değil ondan. neyse işte arşivcilik gibi bişey yapıcaktım ve toplam 3 ay gibi kısa bir süre için. evrakları alıp, dosyalarına koyucam takip edicem. iş bu. sorulan sorular yukarda işte. **
üniversitedeki eğitimlerin, eğitmenlerin kalitesizliğinden dolayı çekilen dramdır. bu adama ingilizce soruluyor, excel soruluyor, tecrübe soruluyor. hiçbirini adam gibi verme sonra da verim bekle. gerçi üniversiteye sadece yatmak ve güzel zaman geçirmek için giden bir yığın insan oluğunu düşünürsek dram da bazen son yenilen ve ağzı bozan çekirdek tadı gibi geliyor.