tecavüz kaçınılmazsa sendromu mu diyelim yoksa en ciddi ortamda anı tatlandırmak mı diyelim bilemiyorum ama zevkli ve bir o kadar havaya sokucu aktivite ya da sözler bütünüdür. o odadan çıkarken antonio banderas gibi hisseder insan kendini...
işveren: iyiyiz. şimdi konumuza girelim a nick bey. bla bla bla.....
..
a nick: bence de...
işveren: peki bizden nasıl bir maaş beklentiniz var?
a nick: ben bu konuyu evirip çevirmek istemiyorum, iki bin tl net.
işveren: ama bu bizce oldukça yüksek bir miktar, biz size dokuz yüz tl vermeyi ön görmüştük. iki bin tl firmamızı derinden sarsabilir *. peki a nick bey, biz sizi ararız...
a nick: hayır lütfen, siz çaldırın ben ararım! firmanız derinden sarsılmasın.
evet ilk bakışta gereksiz bir aktivite gibi görünüyor ama sonuç belliyse deneyin memnun kalacaksınız.arkadaşlarıma da önerdim, değişimi ilk olarak babaları fark etti, "s.ktir git iş bul lan" dedi. on işsizden dokuzu yanılıyor olamaz...
maaş konusu işveren için de işçi için de hassas bir konudur. Limitinizi belirtin ama uçmayın.
aman bilmem ne üniversitesinden mezunum, şu tutarın altında çalışmam diye mezun olduğunu gibi gelirseniz, özel sektör sizi yamultur!
ama şu yöntemi deneyebilirsiniz kabaca; c.v'imde niteliklerimi yazmaya çalıştım. Buna ek olarak şu,şu,şu özelliklerim var. aldığım sorumluluklar ve sabit giderlerim olması sebebiyle alt limit olarak şu kadarlık bir beklentim var.
böyle bir tutumu hiç bir aklı başında insanın garipseyeceğini zannetmiyorum. adamın niyeti kanınızı emmek değilse...
ayrıca; bir insan kaynakları çalışanı sizi ezmeye çalışırsa, en ufak bir alay sezerseniz, üstü kapalı siz de onunla dalga geçin, lafınızı sakınmayın. nihayetinde siz görüşmeye geldiniz, onun ahkamlarını dinlemeye veya ondan iş öğrenmeye değil. sizi beğenmemiş olabilir ama ukalalık yapamaz tıpkı sizin yapamayacağınız gibi! bunu ustruplu bir şekilde ona mutlaka hatırlatın!
iş görüşmelerinde en gereksiz soru ne kadar maaş bekliyorsunuz. eğer söylerseniz anında sizin yıllık onlara ne kadar a patlayacağınızı hesaplar ve sizi ekarte etme riskleri yüksektir.
Bazen ters tepip birilerinin hoşuna gidebilecek sonuçlar veriyor ancak tabiri caizse kız gibi laf sokmak tan ziyade zekice yapılmış sokuşturmalar daha revaştadır.
not:bayanlarla ilgili bir sıkıntımız yok ,duygusal davrandıkları için bu söz kullanılmıştır.
Geçen yıl gittiğim bütün iş görüşmelerinde istediğim ücreti yüksek buldular.
En sonunda ya nasip ya kısmet dedim,en son iş görüşmesinde küçük bir meblağ istedim.Adam ne derse beğenirsiniz:
Çok kötü ülkenin durumu,bir mühendis bu fiyata çalışmayı kabul edebiliyor.
Sustum sözlük,ne deyim utandım açıkcası**
iş görüşmesinde eğer işveren "laf sokan" bir durumda konuşuyorsa, ve işe kabul edilecek olan adam da "köprüyü geçene kadar ayıya gereken muameleleri" göstermek zorunda değilse - ki genellikle zorundadır- işverene laf sokabilir. yoksa laf sokmasa daha iyi olur. ama daha "işin başından" şef in diktatoryası altına girmek, sonraki zamanlarda adama o iş yerinde "cehennem azabı" yaşatacak periyodlar da getirebilir. orası da öyle.
sonuçta zor bir konudur. aslen şahsen, daha ilk iş görüşmesinde şef rollerindeki birisi sana laf sokuyorsa, o iş yerinde çalışmaman senin için daha iyidir, derim ben. sonra üzüntüden kanser falan olursun - ki bunun da örneği çoktur-, açlık adamı öldürmez, ama kanser öldürür. ve uzun vadede öyle iş yerlerinde genellikle adamın anasından emdiği helal sütü fitil fitil burnundan getirirler. her kişi bunu bilmelidir.
