görüşmeye gidene ya sabır çektiren sorulardır. özgeçmiş ve eğitim dışındaki gereksiz ve saçma sorulardır. en başta gelen "kendinizi 5 yıl sonra nerede görüyorsunuz?" sorusu ne gıcık bi şeydir. herkesin o an demek istediği şudur aslında "yarına çıkacağımıza senedimiz mi var azizim, geçin bunları"... ama garibim bi şey de diyemez, kem küm eder durur.
iş görüşmesi restoranda yapılıyorsa, "acaba yemeğinin tadına bakmadan tuz atacak mı", "üzerine dökülmemesi için kumaş kullanacak mı" gibi gözlemler artık iyice saçmalamıştır.
kasmayın amına koyim yemiyoruz bunları lan. bilmeyen yok amk daha ne kasıyorsunuz. yok ön yargılı mıymış değil miymiş. kollarını bağlıyor muymuş bağlamıyor muymuş. sor soruyu al boruyu yap işini kardeşim *.
"neden bize baş vurdunuz" sorusu en saçma sorudur kanımca.
- "hiç götlük olsun diye" diye cevap veresim gelir şahsen.
"bir hayvan olarak dünyaya gelseydiniz, hangi hayvan olurdunuz?" gibi sorulardır.
her bir hayvanın hayatını farklı yaşadığı ve farklı anlamları olduğunu düşünürsek, aslında mantıklı bir sorudur.
bana göre saçmadır. yani evli olsam ne olmasam ne? işimi yapabiliyorsam mülakata sokar alırsın. eğer çok düşünüyorsan, kadın ve erkek sayısını dengelersen bir problem olmaz kanısındayım.