ortaokulda delikanlılığına yediremeyen gençliğin kabusu olmuştur. derya baykal halt etmiş benim yaptığım el işlerinin yanında o biçim fiyaka eserlerim var benim hey gülüm hey.
orta okulun en sikko dersidir. hala var mıdır orta okulda* bilmem. makrome yaptırmalar, halı, kilim dokutmalar gibi işkencelerin yasal hali. tamam şimdi bir çocuğun el becerisinin olup olmadığının belli olması için müfredatta yer alabilir normal. ama çocuk yapamıyorsa zorlama amk. makrome yapamayınca, halı dokuyamayınca ne olacak yani.
duvarı bile tahtadan olan bir atölyesi vardı dersin. sırf sınıftan kurtulmak için atölyeye gittiğimiz zamanları severdik.
o dönemde iş teknik hocalarının sınıfta gözdeleri olurdu. bunlar, sınıfın erkeklerinden, muhtemelen yazın bir yerlerde çalışan, tamirden falan anlayan uysal çocuklardı. öğretmen atölyede bizi kendi halimize bırakır, o çocukları da (2 ya da 3 kişi) alıp okulun bozuk kapı kollarını tamir ederdi.
iş teknik derslerinde öğrenci tipleri her yıl üçe ayrılırdı bizim zamanımızda:
- halı-kilim dokuyanlar
- ellerinde zımpara ve tahta sopayla dolaşıp oklava yapmaya çalışanlar
- mukavvadan ev yapanlar.
ben her yıl mukavvadan ev yaptım. hiç bıkmadan, usanmadan. arkadaşlarım çok beğenirlerdi, nasıl yaptın derlerdi, cevap veremezdim. çünkü evde yapılmış hazır olurdu o ev. aslında hiç ben yapmadım.
yarrak gibi dersti. her hafta aynı sıkıntı bir sürü abuk sabuk zava zingo aldırırdı hoca peki paramız varmıydı bunları alacak kimsenin umrunda değildi tabi.
tahta mandallardan mendillik,
halı dokumalar,
kalıba alçı döküm gibi bilimum işlerin yapıldığı derstir.
atölye ortamında yapılsa çok faydalı olur. ancak normal ders yapılan sınıflarda yapıldığında tam bireziyete dönüşmekteydi. hala öyle mi bilmiyorum. inşallah öyle değildir.
resim ve müzik ile birlikte çilem olmuş derstir. ilkokulu zehir etmişlerdi anasını satayım. ya 3 ya 4 düşerdi ki inek olduğum hesaba katılırsa benim için üzücü bir durumdu. beni seven bazı öğretmenler vasıtasıyla yükselttirme yoluna gitmiştim ki buna rağmen ilköğretim diploma notum 4.99 olarak kalmıştı.* ayrıca;
