marifet bu hayatın meyhanesini, kerhanesini, kumarhanesini görmek; otu boku içmek değil, sıcak yuvaya ekmek götürmektir. ha marifet olmamakla içki içmeyi bir mantıga dayandırabiliyorum. örneğin, hep aynı kafayla tayyip erdogan dinlenir mi? hep aynı kafayla sevgilinin kasığı okşanır mı? hep aynı kafayla aynı müzik, aynı araç sürme vs. olur mu? bana olmaz geliyor. zaten bu yüzden de içki içiyorum; ki ben aynı zamanda esrarsız içki de içmem.
tanım: hep aynı kafayla giden bir kişidir. bu kafayla (elestirsek de) içmemesi gereklidir. sokarım içkisine..
Galiba bende artık içkisi olmayan erkek sınıfındayım. Nargileyi de bırakıyorum, sigarayı zaten bıraktım, en son fast-food yediğim zamanı hatırlamıyorum. Spor iyi güzel de, hayatı çok düzene sokuyor be üstad.