ayık kafa ile bile güç, dikkat, konsantrasyon, bilgi birikimi gerektiren başlık tanımlama işlemini sarhoşken gerçekleştirmeye çalışmak, her zamankinden iki-üç kat fazla bir mesai harcamak, yine de sonuçtan emin olamamak.
"sen ne diyon baba!..." 1995'te kontrol noktasında, alkolmetre de 450 basıp, temiz yol tavsiyesini eklettikten sonra bi daha enselenmeden eve ulaştığımı daha dün gibi hatırlarım. bütün bunlar nedir ki?
100.000 kilometre full alkollü araç kullanıp (hep son hızda) ufak bir sürtme dışında, ayıkken 3 kaza yaptığımı da tarihin altın sayfalarına geçmesini bir borç bilirim.