çevremde gözlediğim bir durumdur; bir gariptirler, samimiyetlerinden hiçbir zaman emin olamazsınız; uzaylı gibi. içen insan ise size kalbini açar, gönlünden konuşur, dost olur dost! (bkz: boğazda balık ve meyve suyu)
edit : ancak tabi ki bu kişiler kişilik bozukluklarının olduğunun farkında değildirler. normal olanın kendileri olduğu sanısı hakimdir onlarda. hani laz fıkrası var ya ; radyoda ters yönde giden bir araç anonsu duyduğunda ''ne bir tanesi yüzlerce be yüzlerce'' diyen kahramanımız gibidirler.
alkol , insanların içindekileri tutmasının önüne geçen bir çilingirdir hepimizin bildiği üzere. Kimi içer güler , kimi içer ağlar hüzünlenir fekat bu aşamada alkolün ve alkol içenle içmeyenin bir kişilik bozukluğu olduğuna hemen kanaat getiremiyoruz. Alkol aldıktan sonra olay çıkartan , sağa sola sataşan , yapılmaması gereken davranış ve eylem olarak ne varsa yapan insanlarda durum nedir? Alkolden korkan insanlar için iki seçenek çıkıyor önümüze , birincisi bu durumun farkında olup da o yüzden içmeyen , diğeri ise farkında olarak yada olmayarak içen ve dağıtan kimse. Son tahlilde bu iki kişininde kişilik bozukluğu olduğu söylenebilir , birinin kimseye zararı olmadığı için bozukluğu kendine diyip canım , ciğerim , abi , abla vs. demeye devam ediyoruz.. artakalana ise hadi ordan psikolojik deli deyip kaçıyoruz.
bir çeşit iddia.yalnız içki insanların nadir olarak gerçek yüzlerini göstermelerini sağlayan yegane sıvıdır. içmeyen insanların gerçek yüzünü görmek birazda olsa onların elindedir.
-içki içenlerde kişilik bozukluğu mu var dedin yoksa bana mı öyle geldi?
-evet tam olarak öyle dedim.
-inanmam.
-niye ki?
-bu durumda senin içki içmiyor olman gerekirdi.
at gözlüğü ile bakılmadığında doğruluğu su götürmeyecek bir saptamadır.
çağımızda sosyal içki içiş, modern hayatın vazgeçilmez unsurarından biridir. eskiye göre korkunç derecede hızlanmış olan hayat mücadelesinin insanlara yüklediği aşırı stres, dost ve arkadaş muhabbetlerinde, boğazda deniz kenarlarında ya da tavernalarda gazinolarda bir bakıma yenilmeye çalışılmaktadır. işte bu tip toplantılarda içki içen arkadaşlarına katılmayan, ya da içki içiliyor diye bu toplantılara gitmeyen, gençliğinde lise'den ya da üniversite'den çıkışta 2-3 arkadaşıyla şampiyon'da kokoreç yiyip yanında bira içmeyen, kızının veya oğlunun düğününü ayranla, şırayla geçiren insanların pek tabikidir de kişilik bozukluğu vardır.
içki içmeyen insanlarda kişilik bozukluğu olduğunu söyleyen "ben böyle sanatın içine tükürürüm" diyen belediye başkanı kadar yobazdır.
(bkz: objektiflik duygusunun tamamen kaybedilmesi)
"insan ne yaparda dünyaya at gözlüğüyle bu kadar rahat bakıp üste çıkar anlamıyorum." dedirten genellemedir. beynimi s.ktiniz saçma tespitlerin adamları yeter artık sözlük genelleme yeri değildir!
çevresinde içip sapıtan insanların arasında olmayıp, onları gördükçe şaşkına uğrayıp, bu toplum nereye gidiyor diyerek kişiliğini bozmaya karar vermesi. (bkz: yeterin ulan)
içki içmekten beyni sulanmış, tek bir tane bile beyin hücresi kalmamış, beyin yerine kafasında yulaf lapası taşıyan bir parazitin söylemi olabilecek cümledir.