"vatanına ihanet edenlerde, kul hakkı ve yetim hakkı yiyenlerde allah korkusu yoksa, içki içenlerde neden olsun" şeklinde çözümlenebilecek sorunsaldır.
tek günahım bu olsun, ne olacak yani diye savunurlar kendilerini lakin bilmezler ki büyük günah içerisindeler. Günahı bırak, cenneti, cehennemi fani olan mahluku bırak Allah ın rızası olmadığı için bile içilmemesi lazım. şükredeceğimize emirlerine karşı gelmek asilik ve vefasızlıktır, biraz insani açıdan bakınca durum bu.
içkisini içip efendice oturan adam, ağzıyla içen adamdır. Bu adamda allah korkusu vardır yada yoktur bu kimseyi ilgilendirmez. Fakat içip sapıtan etrafına huzursuzluk saçan, ailesine eziyet eden adamda ne allah korkusu vardır nede şeref. içki içen deyip geçilecek bir konu değildir. Bu şekilde açmakta yarar vardır.
allah korkusu her inananda vardır. her hatamızla allaha bir adım daha yaklaşıyoruz aslında. hatasız olsaydık bedenimizi esir alacak olan nefsimiz belki de allaha şükretmeyi de unutacaktı. yeter ki içki içmenin allahın rızası olmayan şeyleri yapmanın günah olduğunun farkına var. önemli olan bu diye düşünüyorum.
içki içenler neden domuz eti yemiyorlar? sonuçta ikisi de haram.domuz eti yeyince dinden çıkarız; domuz eti yiyen müslüman olmaz diye bakılıyor peki içkiye gelince ne değişiyor.
Sarhoşluk veren şeyler haramdır haramları küçümsemek olmaz. Özellikle muhafazakar kesimin sıkça yaptığı kul hakkı yemek (kpss de kopya, polislik sınavında kopya, tus da kopya, iltimas, adam kayırma, ihaleye fesat v.s) gibi şeyler ise şirktir, şirk değil diyenler maun suresini bir kaç defa okuyabilirler, anlamıyorlarsa bir kaç defa daha ilaveten okuyabilirler. Şirk affedilmez bu ALlah'ın kati hükmüdür.