Sadece son iki bölümdeki mantık hatalarını yazacak olursak
1)- Yusuf müdür açığa alındın dedi. Mert gitti soruşturma bitmeden mafyaya karışı verdi. Hemde devletin verdiği egea ile.
2)- Dünkü bölümde cezaevi sahnelerinde cep telefonları havada uçuşuyor. Bugün en taşaklı mahkum bile cezaevinde telefon kullanamaz. Kullansa bile ondan başkası bilemez. Ama Rüstem koğuşun içinde aleni telefonla konuşyuyor.
3)- Kudretin tam tuvalette öldürüleceği sırada gardiyanlar kurtarıyor. Gardiyan Kudreti kurtardıktan sonra yine cep telefonuna sarılıyor. Cezaevine telefon sokmak 5 yıl ceza gerektirir.
4) Gardiyan kudreti kurtardıktan sonra Yusuf müdürü arıyor. Yusuf müdürle arasında hiç bir hiyerarşi yok. Birisi iç işleri bakanlığı, gardiyan ise adalet bakanlığı memuru.
Diziyi kısaca anlatmak gerekirse.
Mafya polisin içine adam sokuyor, poliste mafyanın. Polisin içindeki mafya deşifre olurken, mafyanın içindeki polis olmak üzere. Ve birbirine karşı olan bu gençler kardeş. Hepsi bu sadece birbirlerini bilmiyorlar.
Dizi bittikten sonra inşallah Youtube'a baştan sona geniş özetini koyarlar. Hani hızlı anlatılırsa tek bölümlük sürede previously on içeride gibi her şey anlatılabilir.
(Bkz: Allah'im sabır verir misin güçlü kalamıyorum.)
Senarist bey rica etsek de kanser olmadan bir şeyler iyi gidebilir mi?
Sarpcığımın füsuncuğumun yüzü gülebilir mi? Umutcuğumla dünya gözüyle sarılabilirler mi? Calal geberebilir mi?!
Dizinin ilk bölümünden beri kafama takılan bir şey var. Bu sikimsonik sakalları olan şişman komiser nasıl polis oldu amk. O vücutla nasıl fiziki yeterlilik sınavına girdi, hadi girdi diyelim nasıl kazandı amk?
dün geceki bölümde, mert'in polis kimliği ve tabancasına el konuluyor ama emniyetin altına çektiği araba hala mertte kalıyordu. yapacağınız diziyi sizin.
--spoiler--
mert'in joker'den esinlenilmiş mimiklerle fena psikopata bağladığı dizi. ayrıca selim'in her türlü ayarı hakettiği dizi, artistik hareketle mert'i dövüyorum derken onyılın delilini kaptırıp yalan etti aymaz herif. o kadar sert ve becerikli olan serkan'ın sonu (tavırları, kolayca kudret'in yerini söylemesi) tiplemesine yakışmadı, ama can pazarı tabii, ne denir. coşkun'un yine sırlarla devreye girmesi dikkat çekiciydi. bu arada kudret'in olur olmaz anlarda aniden olduğu yerde 360 derece dönmesi de (fiziki anlamda; herif oturduğu sandalyede olmadık anda kendi ekseni etrafında döndü resmen) yarıyor.
--spoiler--
