En ünlüsünün lakabı götveren imiş. Hatta yabancı tarihçiler bunu almanca birle kelime zannedip tarihe gotveren olarak işlemişlerdir.
Ne yazık ki osmanlı tarihi aynen bir kurgu gibidir. Aslından esasından bağımsız, arap sevici hilafet sapiklarinin masallarıyla doludur. Kahramanlık da yoktur tarihimizde. Varsa yoksa din iman allah. Fakat meselenin aslı bambaşkadır ki osmanlı cağına göregayet sapkın şeylerin yaşandığı bi toplumdur. Benim gözümde osmanlı devleti helak olmuştur. Helak edilmiştir osmanlı inancına göre.
Osmanlıcası olanlar ve biraz da Osmanlı arşivlerini inceleyenler iyi bilirki içoğlanların bazısı sarayda üst kademelere gelen kişilerden bazısı da cinsel tercihi farklı padişahlara hizmet eden kişilerden oluşurdu(bkz.ibrahim le Murat kaçıncı olduklarını söylemiyim okadarını da siz araştırın).Unutulmaması gerekn bir durum vardır Osmanlıda islam hukuku,adetleri sarayın içine girmemiştir.Sarayın çok farklı bir adet ve gelenek yapısı vardır.
tam olarak aydınlanmayan kimine göre saray görevlisi kimine göre fiziki özelliklerine göre özenle seçilmiş ve bazı padişahların(gay)-rı meşru ilişkilerinin bulunduğu erkeklere denirdi.insan kötüye yormak istemesede iç oğlanlarının peçe takması insanı kuşkuya sevk etmiyor değil.
iç Sarayda çalışan özenle ve dikkatle seçilmiş saray görevlilerine denmektedir. iç oğlan denmesinin sebebi iç sarayda istihdam edilmelerinden kaynaklanmaktadır. devşirmeler arasından yakışıklı, kabiliyetli, konuşması düzgün kişiler seçilerek enderunda sıkı bir eğitimden geçirilir iç sarayda görevlendirilirdi. bu kadar özenle seçilmelerinin nedeni padişaha ve ailesine en yakın kişiler olmalarıdır. devlet başkanlığı olan sarayda çalışacak kişilerin seçiminde bu titizliğe başvurulması elzemdir.
bazı tarihçiler ise iç oğlanların yakışıklı olmasını padişahların bir takım gayr-ı meşru arzularını tatmin etmek olmasına bağlar. ayrıca içoğlanların has odanın hizmetini görmelerini padişahla gay ilişkiler yaşadıklarına dair karine olarak ortaya sürerler. içoğlanların sarayda peçe takmaları koşulunun getirilmesini padişahın onları kıskanmasının sonucu olarak değerlendirirler.
