izmir konak'ta bir tuhafiyeci vardı.
yusuf tuhafiye.
sahibi yosef hobe.
bir yahudiydi.
bu ülke için tam 36 ay askerlik yapmış, bu ülkeye vergi ödemiş bir vatandaş...
yosef bey sabah dükkanını açar, herkesle "selamın aleyküm, aleyküm selam" der selamlaşırdı.
yusuf tuhafiye hemen hisar camii'nin yanındaydı.
cuma günleri cami kalabalık olunca yosef bey dükkanından kartonlar çıkarır yere sererdi, müslümanlar da yosef bey'in koyduğu kartonların üzerinde namazlarını kılardı.
namazlarını kılan insanlara "allah kabul etsin" derdi yosef bey.
yosef bey'in kartonlarının üzerinde namaz kılanlar da ona "allah razı olsun" derlerdi.
gel zaman git zaman 2016 senesinde yosef bey vefat etti.
sevilen bir insandı.
ama vefat ettiğinden pek kimsenin haberi olmamıştı.
çevre esnaf sevenleri ölüm haberini duysun diye minareden duyuru okunmasını talep ettiler.
duyuru şuydu;
"Çarşımızın esnaflarından Yosef Hoba vefat etmiştir. Cenazesi saat 16.00'da Altındağ Musevi mezarlığında defnedilecektir."
hepsi bu kadar.
imam konak müftüsüne danıştı, olmaz cevabını aldı. sonra izmir müftülüğüne danışıldı, orası da reddetti, diyaneti aradılar izin çıkmadı...
neticede yosef hobe defnedilirken onu sevenlerinin, dostlarının pek çoğu haberdar olamadı.
neden?
çünkü yosef hobe kafirdi, kafir birinin salası okunmazdı.
oysa sala ne farz, ne sünnet, ne de vacip değildi.
okunabilirdi.
okumadılar.
yıllarca yere karton serip müslümanların namaz kılmasına vesile olan bir kafire(!) bir salayı çok gördüler...
sözün özü...
insan insandır, müslüman olup olmaması önemli değil.
müslüman bir hristiyana dua edebilir, hristiyan bir yahudiye dua edebilir.
ben bir sorun görmüyorum.
ama bizim diyanet ve bağlı müftülükler bunu sorun görüyorlar.
Sen bursa'dan be bilion yusuf tuhafiyeyi diye meraklandığım durum. Hayır, alıntı yapılsın da kimden alıntılandığı sa yazsın sayın şeyh. Lütfen ama olmuyor böyle.
