izmirli kızları taşlayan gerzek zihniyet

entry2 galeri0
    1.
  1. izmir ve izmirli kızlar sol frame'in en büyük çilesi durumunda. başlık nabzı böyle mi tutulur diyor insana. izmir sözcüğü geçti mi gerisi illa ki geliyor:
    izmir
    izmirli kızlar
    yapay kızlık zarı
    izmirli kız yoktur izmirli kadın vardır
    başlıkları alt alta okumak *
    izmir denince kimsenin aklına kumru, asansör, saat kulesi gibi izmiri belli eden olgular gelmiyor. iddia ediliyor ki yapay kızlık zarı satışlarının patlama yaptığı bir şehrimiz var türkiyenin en batısında.

    bu zihniyete sahip kafadanbacaklıların bir de peşin yargıları vardır. zannedersin hz. peygamber buyuruyor. "izmirli kızlar namussuzdur". diye apaçık ve kirli saçaklarını çevresine bulaştıran bir yargı. bu söz ağızdan çıktıktan sonra çok sihirli bir şey oluyor, o troll zihniyetindekiler bir anda namus bekçisi, reis kesiliyor ortama. böylece namussuz olanlar kendini belli etmiş oluyor. madem sözlükçüyüz madem aklımız ve mantığımız var, namus nedir bir bakalım:

    namus

    1. (isim) Bir toplum içinde ahlak kurallarına ve toplumsal değerlere bağlılık, iffet
    2. Dürüstlük, doğruluk

    kaynak: http://www.tdk.gov.tr

    toplumsal değerler ve ahlak kuralları demiş büyük sözlüğümüz.

    toplumsal değerler, beğeniye, ahlaka ve inanca dayanır. fakat toplumsal değerin asıl belirleyicisi ahlak ve inançtır ve bu sebeple ahlak kurallarıyla iç içe geçmiştir.

    gelelim ahlak kurallarına iki çeşit ahlak kuralı vardır.

    1-hukuki ahlak kuralları
    2-dini ahlak kuralları

    hukuki ahlak kuralları ile etek boyunun, kızlık zarının, açık giyinmenin bir alakası yoktur.

    hmm demek ki dini bir problem var bu işin içinde diyip namuslu bir insan olabilmek için adab-ı muaşeret (görgü) kurallarına da uymak gerekiyor.

    ---------------------------------------
    adab-ı muaşeret

    islam dini, insanların muaşeretine (birbiriyle görüşüp konuşmalarına, toplum halinde medeniyet üzere yaşamalarına) büyük bir önem vermiştir
    Müslümanların birbirleriyle geçinmelerinde samimiyet, tevazu, sadelik, zorlanmama, karşılıklı yardım, nezaket, saygı, sevgi ve hayırseverlik bir esastır
    islamda halk ile geçinmenin çeşitli yönleri ve dereceleri vardır Bunların bir kısmı şunlardır:

    1) Herkese karşı tatlı dilli, güler yüzlü, açık kalbli olmak Bir müslüman daima güleryüzlü bulunur Hiç bir kimseyi asık bir yüzle karşılamaz Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
    "Şüphe yok ki, Allah yumuşak huylu, açık yüzlü kimseyi sever"

    2) Herkesle güzel şekilde görüşmek, insanlara eziyet vermekten kaçınmak
    Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
    "Müslüman odur ki, dilinden ve elinden müslümanlar selamette bulunur"

    3) insanların eziyetlerine katlanmak, kötülüğe karşı iyilik yapmak
    Bir hadîs-i şerifde buyurulmuştur:
    "Sıddîkların (özü-sözü dosdoğru olanların) derecelerine geçmek istersen, senden ilgiyi kesene bağlan, senden esirgeyene sen ver, sana zulmedeni de bağışla"

    4) Dargınlığa hemen son vermek Müslümanlar arasında bir dargınlık olursa hemen barışırlar, birbirlerinden üç günden ziyade ayrı kalmazlar Müslümanların gönüllerinde düşmanlık ve kin duyguları yaşamaz Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
    "Üç günden ziyade kardeşine dargın kalmak bir müslümana helal olmaz"

    5) Dargınların arasını düzeltmeye çalışmak Bir müslüman, iki din kardeşi arasında her nasılsa bir dargınlık olduğunu görünce aralarını bulmaya ve küskünlüğü gidermeye çalışır Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
    "Sadakanın en faziletlisi, dargınların aralarını bulup düzeltmektir"

    6) insanların kusurlarım araştırmamak ve yaymamak, aksine örtmeye çalışmak Müslümanlar kimsenin kusurlarını araştırmazlar Kimsenin ayıbını ve kusurunu araştırıp ortaya çıkarmaya ve göstermeye çalışmazlar Buna aykırı hareket dinde yasaktır Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
    "Bir kul bir kulun kusurunu örterse, Allahü Teala Hazretleri de onu kıyamette örter (günahlarını açığa vurmaz)"

    7) Dostları arkalarından savunma Bir müslüman gerektiğinde dostlarını, din kardeşlerini arkalarından savunur Onlar hakkındaki yanlış fikirleri düzeltmeye çalışır Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
    "Bir kul kardeşine yardımda bulundukça, kendisine de Allah daima yardım eder"

    8) insanların kalblerini kötü zandan korumak için sakıncalı yerlerden uzak durmak Buna aykırı davranmak birçok kimselerin günaha girmesine sebeb olur, insanlar arasında dedi-koduya ve nefrete yol açar Bir hadis-i şerifde şöyle buyurulmuştur:
    "Töhmet yerlerinden kaçınız"

    9) Değişik halk sınıfları ile makamlarına göre sohbet edip ilişki kurmak Herkese kabiliyet ve durumuna göre hitab etmeli Bir alimden, bir zahidden, bir zenginden beklenen vasıfları, bir cahilden, bir fasıkdan, bir fakirden beklememelidir

    10) Yaşlılara hürmet, çocuklara, düşkünlere merhamet ve şefkat göstermek islamda büyüklere karşı saygı, küçüklere karşı sevgi bir esastır Bu esas, aileler arasında bir kat daha önemlidir Anaya-babaya pek ziyade hürmet etmek bunun bir örneğidir Bunları adları ile çağırmak terbiyeye aykırıdır Bir kadının kocasını adı ile çağırması da edebe aykırı olduğundan mekruhtur Bir hadis-i şerifin anlamı şöyledir: "Bir genç bir yaşlıya sadece yaşından dolayı hürmet etti mi, Allah da ona bir mükafat olmak üzere, ihtiyarlığı zamanında hürmet edecek bir kimseyi muhakkak yaratır"
    Bu mübarek hadis, yaşlılara saygı gösteren gençlerin sevab kazanacaklarını ve çok yaşayacaklarını müjdelemektedir Artık ihtiyarları bir yük kabul eden gençler, bunu biraz düşünmelidirler

    11) Hayırsever olmak, yardım etmek ve arka çıkmak Şöyle ki: Müslümanlar herkes için hayır ister, herkese yardımda bulunmaktan haz duyar Müslümanların din ölçüleri içinde birbirlerine yardım etmesi ve şefaatta bulunması, aralarındaki kardeşliğin bir gereğidir Kendisi için hayırlı görüp istediği bir şeyi, başkaları için de islemeyen kimse, islam muaşeretinin temiz esaslarını gözetmemiş olur Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
    "Sizden biriniz kendi nefsi için sevip istediği bir şeyi kardeşi (veya komşusu) için de sevip istemedikçe, gerçek mü'min olamaz"

    12) Selam vermek Şöyle ki: Müslümanlar arasında selam vermek bir sünnettir, bir dostluk ve hayırseverlik alametidir Selam almak da bir farzdır Bir hadis-i şerifde buyurulmuştur:
    "Siz iman etmedikçe cennete giremezsiniz Birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olamazsınız Size bir şey göstereyim mi ki, onu yaptığınız zaman birbirinizi sevmiş olursunuz: Aranızda selamı yayınız"
    Selam vermenin bazı edebleri vardır Bunlardan bir kısmı: Bir topluluğun yanma girilirken konuşulmadan önce "Esselâmu aleyküm" diye selam verilir
    içinde insan olmayan bir yere girildiği zaman "Esselâmu aleyna ve alâ ibadillahissalihîn" denir
    Gençler yaşlılara, süvariler yayalara, yürüyenler oturanlara, arkadan gelenler önden gidenlere selam verirler Bir topluma verilen selama: "Ve aleykümüsselâm" diye içlerinden birisi karşılık verirse, diğerlerinden selam alma görevi düşmüş olur Fakat o topluluk içinden hiç biri karşılık vermezse, hepsi de günahkar olur
    Bir toplantıdan ayrılırken de selam vermek iyidir
    Kendisine selam verilen kimse, daha güzel bir karşılıkta bulunarak şöyle der: "Ve aleykümüsselâmu ve rahmetullahi ve berekâtüh"
    Bunu söylemek yerine göre pek güzeldir
    Bir kimsenin selamım getirip tebliği edene "Aleyke ve aleyhisselâm" diye karşılık verilir Bir mektubla selam yazılmış olursa, ya dil ile veya yazı ile; "Ve aleykesselâm" denilir
    Selama karşılık veremeyecek durumda olanlara selam vermek mekruhtur Onun için yemek yiyene, Kur'an okuyana, hutbe dinleyene, namaz kılana selam vermemelidir Verilirse, cevablanması mutlaka gerekmez işlediği günahı açıkça söylemekten çekinmeyen kimselere (fasıklara) selam vermek mekruhtur
    Sonuç: Selam verip almak, bir dostluk belirtisidir, sevgi alametidir Fakat selam verirken aşağı doğru bükülmek mekruhtur Öyle ki, bazı alimlere göre, selam verirken rükü haline yakın eğilmek, secde etmek gibidir Yaratıklara saygı için yapılacak bir secde ise imana aykırıdır.
    .
    .
    .
    *
    kaynak: http://www.mumsema.com/mi...i-muaseret-kurallari.html

    hani nerede o takıldığınız etek boyu,
    nerede yazıyor kızlık zarı ile namus ilişkisi,
    kapayın başınızı açık giyinmeyin diye bir cümle var mı?
    yok.

    2. kelime: gerzek.

    -sıfat, argo Geri zekâlı.

    kaynak: http://www.tdk.gov.tr

    namussuz diyebilmek için zeki olmaya ihtiyaç yokmuş.
    6 ...
  2. 2.
  3. kendini çok inançlı gören zihniyet. o kadar inançlıdır ki yargılama yetkisinin bir tek allah'a ait olduğuna inandığı halde, izmirli kızları yargılamayı kendilerinde hak olarak görürler. ha bir de çok merak ediyorum kendileri cennetten toprak falan mı aldılar da kendilerinden bu kadar eminler (bkz: ben nasolsa cennetteyim sende oraya gel diye uğraşıyorum)
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük