haluk levent versiyonunun selam kısmını yazıyorum.
"milli mücadeleye destek olmak için canı pahasına savaşan karakol cemiyetinden yenibahçe'li şükrü'ye, hamza grubundan yüzbaşı seyfettin'e mimmim grubundan topkapılı mehmet cambaz'a selam olsun. imalat-ı harbiye'den eyüp bey'e, berzenci grubundan ahbet berzenci'ye, ferhat grubundan mustafa izzet'e selam olsun. kuvvacı kahramanlar; yahya kaptan'a ali çetinkaya'ya, şahin bey'e, sütçü imam'a ve ahmet hulusi efendi'ye selam olsun.
Kadınlarımız ayşe çavuş'a halima çavuş'a, asker saime'ye, melek hanım'a, tayyar rahime'ye, kara fatma'ya ve gördesli makbule'Ye bin selam olsun.
daha önce çanakkale'de, conk bayırı'nda, kemalyeri'nde ve daha sonra adana'da maraş'ta, sakarya'da urfa'da, afyon'da, antep'te ve izmir'in dağlarında mustafa kemaller'e selam olsun."
google trends verilerine göre son üç ayda mehter marşı'nı konya, sivas, erzurum, tokat, kastamonu ve kırıkkale illerine hapsederek en çok dinlenen marş olmuştur.
söylendikçe zoruna giden şerefsizler ağlıyor. bir tanesi de dün beşiktaş maçında söylediler diyor siz nasıl türksünüz diyor. o yalaka ertem var ya sen dünyanın en büyük karaktersiz adamımsı bir şeysin.
daha yüksek,
daha içten,
daha çok söylenmesi gerektiği zamanlardayız.
o zaman zoruna giden şerefsizlere inat.
izmir’in dağlarında çiçekler açar
Altın güneş orda sırmalar saçar
Bozulmuş düşmanlar yel gibi kaçar
Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa
Adın yazılacak mücevher taşa
izmir’in dağlarına bomba koydular
Türk’ün sancağını öne koydular
Şanlı zaferlerle düşmanı boğdular
Kader böyle imiş ey garip ana
Kanım feda olsun güzel vatana
izmir’in dağlarında oturdum kaldım
Şehit olanları deftere yazdım
Öksüz yavruları bağrıma bastım
Kader böyle imiş ey garip ana
Kanım feda olsun güzel vatana
Peygamber kucağı şehitler yeri
Çalındı borular haydi ileri
Bozuldu çadırlar kalmayın geri
Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa
Adın yazılacak mücevher taşa
Türk oğluyum ben ölmek isterim
Toprak diken olsa yatağım yerim
Allah’ından utansın dönenler geri
Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa
Adın yazılacak mücevher taşa.
Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa
Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa
Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa
Bir yazar yazmış ama üstünden geçeyim. izzettin Hümayi elçioğlu tarafından bestelenmiştir. ilk sözlerini Etem Ruhi Üngör'ün "Türk Marşları" kitabından öğreniyoruz. "Kafkas Dağlarında Çiçekler Açar"... Yani izmir için bestelenmemiştir. Dönemin koşulları imparatorluk başkentinin Kafkasya'dan haber almasını mümkün kılmıyordu. Bu marş o dönemlerde bu yüzden pek de bilinmedi. Ama Kurtuluş Savaşı'nın bitimine doğru izmir'in geri alınacağı anlaşılınca yeniden hatırlandı ve sözleri de izmir'e uyarlandı.
Yani bazı salakların dediği gibi CHP tarafından sözleri değiştirilmiş değildir. Marş izmir'e uyarlandığında henüz izmir geri alınmamıştı ve bağımsızlık özlemi içinde yanan bir milletin marşı oldu. Sözlerinin içinde hiçbir zaman enver Paşa'nın adı geçmemiştir.
Bu marştan hoşlanmayan kimi çevrelerin neden hoşlanmadığı o kadar belli ki... içinde nefret ettikleri adamın adı geçiyor. Nasıl sevsinler. Ama bu marş kurtuluş savaşı sonlarına doğru hem bir başkaldırışı hem de güçsüz, bitmiş sanılanın zaferini ilan ediyordu.
Herşeyden önemlisi şu an için neyi ifade ettiğidir. Ona buna kızacağınıza neden tekrar trend oldu diye düşünmek lazım. Karanlığa gitmek istemeyen bir milletin yeni bir başkaldırışını ifade ediyor. Yok efendim orjinali Kafkasya imiş te falan filan. Öyle olsa da kaç yazar. Orjinali bu diye Gürcülerle, Çeçenlerle mi söylemek lazım. Onlar biliyorlar mı acaba? Kaldı ki her popüler şarkıyı seçim dönemlerinde bir şekilde uyarlayarak parti şarkısı yapan zihniyetlerin savunması bu mu olmalı...
Başbakan Binali Yıldırım doğrusunu yaptı geçenlerde. Bayrak sallayarak o da söyledi. Bu marş bir zümreye, bir ideolojiye değil bir milletin bağımsızlık duygularına aittir.
Belli bir kesmin sadece "izmirin daglarinda cicekler acar, yasa mustafa kemal pasa yasa" kismini soyleyip bak bizde soyluyoruz dedigi mars. iki uc kita birsey. Bikere tam ezberleyinde tüm türkiye haykırarak söylesin.
her sabah işe giderken mutlaka dinlenilen, güne güzel başlatan, geleceğe hala umutla baktırabilen ve her dinleyişte tüyleri diken diken eden eskimeyecek olan marşımız.
Fenerbahçe tribünlerinin söylemesiyle akıma dönüşen ve her yerde söylenmeye başlayan marş. Özü Kafkasya dağlarıdır. Yine de Mustafa Kemal büyük adam olduğu için ona uyarlanmıştır.
Yok tribünde söylemeler falan o küçük beyinleriyle akılları sıra mesaj vermeye çalışıyorlar gülüyor ve geçiyoruz.
Özellikle bunu konya deplasmanına gelen antalya (etosporlular) ve 8eşiktaşlılar (tinersporlular) yapıyor her bağırışlarında tekbirlerle karşılık verdikten sonra ki anlamsız suskunluklarını izlemek bir başka.
küçükken öğrendiğimde okumaktan en çok keyif aldığım marş. salıncakta sallanırken bağıra bağıra bunu okuduğumu bilirim. şu aralar tekrardan dilime dolanmaya başladı. ne zaman modum düşse dinlerim. velhasıl, güzel eser.
uzun yıllardır hafta içerisinde akla geldikçe defalarca kez dinlenmekte olan şaheserdir. siyaset ile alakası yok tamamen ata sevgisinden. bunun gibi pek çok güzel şey var insanın ruhunu dinçleştiren.