izmirde bakire kızların çok ama çok az olduğunu herkes bilir. peki bunun sebebi nedir? izmir kızlarının namus anlayışı türkiyenin geneliyle neden örtüşmemektedir?
yoksa izmirli kızlar türkiyenin en saf kızları da evlenme vaadiyle kandırılıp da mı bekaretlerini veriyorlar bu da merak konusu!!!
bir kadına zina suçunda bulunmak için 4 şahit gerekir. eğer şahit yoksa o kişi iftira atmıştır cezalandırılır ve şahitliği kabul edilmez. ki burda büyük bir yerleşimdeki bütün kızlar suçlanmakta. büyük vebaldir. etmeyin, eylemeyin. allah herşeyi biliyor varsın bakire olsun yada olmasın. onun yaptığını ben çekecek değilim sonuçta. hiçbir günahkar başkasının günahını yüklenmeyecek.
düşünme organı olmadığından boşaltım sistemi yardımıyla soru üreten bünyenin hezeyanıdır.bu ülkenin iki yüzlü ahlakına karşı izmir defalarca delikanlı tavrını ortaya koymuştur.bekaret izmir'li kızlar için diğer şehirlerde yaşayan kızlardan farklı algılanan bir konu değildir. ama örneğin izmirli için hırsızlık önemli bir konudur ve izmirli hırsızın arkasında durmaz.ama başkasının bacak arasının hesabını tutan ahlaksızlar her türlü pisliği yapar ve bunuda utanmadan inanca dayandırır.
"The best greek writer" diye cevap verilesi insan sorusu. sana ne? hayır sana ne? seni niye gerdi? sana giren çıkan mı var? sözlükten soğuma sebebisiniz ve kimsenin buna ses çıkarmaması daha acı. vallahi bir bitemediniz amk. **
O senin şahsi görüşün. Bu arada hem kim demiş ki ''izmir kızları bekaret önem vermez?'' diye. Kimse merak etmesin! izmir kızları ''namusuna da sahip çıkar, kocasına da!''
öncesinde 'senin için neden bu kadar önemli? ' sorusu ikna edici ve mantıklı bir argümanla cevaplanmadığı sürece , anlamsız bir sorudur.
ikna edici mantıklı argüman aşağıdakilerden hiçbiri değildir baştan söyleyelim
- çünkü ben sevdiğimin saf/temiz olmasını isterim : çürüten tez, sevişmenin insanları kirlettiği savı evrensel kabul görmüş bir norm değildir, hatta dünya üzerindeki pek çok insan için absürd bir tezdir, komiktir. ama burada argumentum ad populum kurnazlığına girmeyeceğim. bireysel tercihler söz konusu çünkü. sevişmek çoğu insan için, çeşitli psikolojik/fiziksel ihtiyaçların karşılanması, güzelleştiren bir eylemdir çirkin veya kirli olduğu fikrinin mantıklı bir açıklaması yoktur. senin için öyleyse eğer sevişmemiş bir kadın bulur ve hayatın boyunca da sevişmeden yaşarsın, kirlenmeyin diye.
-çünkü allah kadınlara güvense zar koymazdı : öncelikle allah kavramının dünyada artık milyarlarca insan için var olmadığını bil, bu savın sadece allaha/tanrıya inananları hedef almakla birlikte yine sadece onlar için düşünüldüğünde bile tutarlı değildir: vücudunun bütün organları, kemikleri koruma amaçlı zarlarla kaplıdır allah senin kalbine hatta ciğerine de mi güvenmemiş yoksa? kadın vulvası da uygun yaşa gelip bağışıklık sistemi güçlenene dek çevresel koşullara aşırı duyarlı mikrop kapabilen ıslak/nemli/sıcak bir ortamdır , anne karnındayken kız bebeklerin böyle bir nedenle hastalanıp , doğmadan ölmesi riski yüksektir eğer bir koruyucu tabaka olmazsa.
- içinde daha önce 7 tane penis bulunmuş soda şişesinden mi soda içersin yoksa yeni açılmış olandan mı? : öyleyse daha önce 7 tane vajinaya belki anüse girmiş dondurmayı mı yersin , açılmamış paketli olanı mı?
- ama ben de bakirim , bakire kadın hakkımdır: insanların kendi vücutları hakkında karar verirken, senin kendi vücudun hakkındaki seçimlerini göz önüne alıp geleceği görmelerini beklemek saçmadır. kendin çeşitli sebeplerle bakir kalmayı seçebilirsin ama bu seçimin nedeni evleneceğin kadından da karşılık beklemekten dolayıysa sana sevginin bir ticaret , karşılıklı bir çıkar ilişkisi olmadığını hatırlatmak isterim. seveceğin kadın da çıkar ilişkisi gözetip sırf sen bakir olacaksın diye bakire kaldıysa, yani kendi seçimi değil, gelecek korkuları yüzünden sevişmeyi aslında çok istediği halde sevişemeyip içinde ukte kaldıysa psikolojik problemlerinizle yuvarlanır gidersiniz.
- sıfırını alma gücüm varken neden 2.el araba alayım : aşkın ticaret olmadığına yukarıda değinmiş olmakla birlikte, bu analojide bahsi geçen araba kendi iradesi/seçme şansı olmayan bir ticari maldır. yani bir arabanın 2. el olması demek gerçekten eski sahibi tarafından beğenilmediği / daha iyisinin bulunduğu veya eskitilip satıldığı anlamına gelir. bazı vakalarda da araba gibi iradesi olmayan bir varlık bile olsa, aslında sahibinin onu elinde tutmaya gücü yetmediğinden (vergisini ödeyememe, borcu için araba satma vb.) istemeye istemeye vazgeçtiği durumlar da vardır. kadınlar ise (pek çok erkeğin sandığının aksine) iradesi olan ve seçebilen varlıklardır, sahipleri değil sevgilileri olur. yani bir araba gidip alıcısını seçemez, onla konuşamaz, beğenmediğinde onu terk edemez bu yüzden 2. el bir arabaya 'daha önce kullanılmış, beğenilmemiş ben niye alayım?' yaftası kolaylıkla vurulabilirken kadın için bu durum söz konusu değildir. sizin tabirinizle 2.el bir kadın'beğenilmemiş' değil, kendi isteğiyle 'beğenmemiş' ve ayrılmış da olabilir. seviştiği için bir adama bir ömür boyu bağlanmak istediği ve adam tarafından bir kenara atıldığı kabülü saçmadır, absürddür. tıpkı sizin seviştikten sonra çeşitli alakasız sebeplerle partnerlerinizden ayrılma lüksünüz olduğu gibi onun da vardır. bu durumda siz onun 2. sevgilisi (veya kaçıncıysa artık) olduğunuzdan 2. el satın alan, artıkları toplayan kişi değil, başkasından daha çok beğenilip tercih edilen kişi konumuna yükselirsiniz. ama başa dönersek kadınlar ticari mal olmadığından bu argümanınız zaten saçmaydı, sadece bir anlığına mantıklı kurulmuş bir analoji olduğunu varsayıp nerede yanlış olduğunu gösterdik.
sonuç olarak yukarıdakiler gibi binlerce kez çürütülmüş savlarla değil cidden geçerli bir nedenle gelirseniz bekaretin önemli olduğuna dair, belki o zaman izmirli kızların neden önemsemediğini tartışabiliriz, hatta bir dk. o zaman da tartışamayız çünkü siz sadece bireysel bazda bekareti neden önemsediğinizi açıklamış olacaksınız, başka bireylerin tamamen kendi yaşamlarıyla ilgili tercihleri hakkında karar verme hakkınız yine olmayacak, neden olsun ki zaten? canlarım benim ya bir an ciddi ciddi herkesi kendi düşüncelerinizdeki gibi dans ettirme hakkınız olacak sanıp sevindiniz di mi, kıyamam veletçikler sizi. oynayın çöplüklerinizde. kadınları rahat bırakın.
son olarak: yazarken hala bunları konuşuyor ve ciddi ciddi açıklıyor olduğum bir yerde/ülkede olmaktan utandım. gerçekten hiç başka işimiz olamamasından, kadınların hala kız mı kadın mı diye bahsinin geçtiği bu iğrençlikten kendi adıma utandım.
açıklamazsan konuşmasan üstüne düşen görevi yapmamışlık, boş vermişlik ve sorumsuzluktan doğan suçluluk hissi / açıklasan hala bu kadar insan haklarından yoksun hala cinsiyetçiliğin bu kadar normalleştirildiği bir coğrafyada barınıyor olmaktan dolayı her şeyden tiksinme hissi. şu tarz konuları açıyosunuz, yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal
Ailesi tarafindan "ohh giy kizim, ac kizim" denmis kızların bir sure sonra bekareti önemsememesinin garipsenmeyecegi hededir. Bu aliskanlik aileden gelmektedir. Not: maalesef izmirliyim