cinayetlerin ikisininde zanlısının aynı olduğu için seri katil denilmiş ama durmaması durumunun olmadığını sanmıyorum.
çünkü haz üzerine işlenen cinayetlerde öldürülenlerin paraları gasp edilmez fakat 2 cinayette de zanlı cüzdanlarını almış.
gangster tarzı bir durum ortaya çıkıyor gibi geldi bana.
seri katil diye nitelendirilince insanın aklına bu iki kişinin arasında bir bağ olup olmadığı,
cinayetlerin işleniş tarzlarının uyup uymadığı, katilin cinayetler üzerinde imzasının olup olmadığı akıllara geliyor.
haz cinayetlerinin bir numaralı soruları yani..
ama anladığım kadarıyla belirli bir imza söz konusu değil. sadece soğukkanlılık var.
seri katiller cinayetleri işledikleri yerden çok uzaklaşmazlar. bu durumda insanın aklına katilin izmir'i - balçova'yı - terketmeyeceği düşüyor.
cinayetlerin 2 kişiyle sınırlı kalması sanırım her insanın ortak temennisidir..
izmir'in en güvenli semtlerinden balçova'nın en güvenli sokaklarından birinde meydana gelen olaylardır. insanlıgın sapkınlıgın ne duruma geldiğini gözler önüne serer. sonuçta ölen bir yakınımız da olabilirdi. insanlardan tiksinti duyma sebebidir.
Artık hiç bir yer güvenli değil. Güvenli olduğunu düşündüğümüz izmir'in en güvenli semtlerinden birinde böyle olaylar oluyorsa artık nasıl dolaşacağız özgürce bilemiyorum.
seri katili hızlı cinayet işleyen kişi sanan medyamızın seri katil ilan ettiği kişi.
yakalandığı ve çaldığı para ve çantaların yanında bulunduğu haberleri gelmekte.
inşallah tez zamanda yakalanmasını istediğim katil. 350 tane polis düşmüş peşine izmir'de. umarım bir problem daha olmadan yakalanır.
ama değinmek istediğim bir konu var. şimdi bu adam yakalanınca dese ki ''kardeşim ben bu cinayetleri islam dini uğruna işledim. kadınlardan nefret ediyorum, onları öldürmek benim dinimde caiz'' dese olacakları düşünemiyorum.
ağızlarının suları aka aka sözlükteki ateistlerin eline büyük bir koz geçer. 3 4 yıl boyunca da bu kozu kullanırlar. bu kadar kolaydır işte bir şeyi kötülemek. tam tersi de olabilir. inançsız bir insanda çıkabilir bu kişi, ''ben ateistim (veyahut herneyse işte) öldürdüklerim müslüman ailelerin çocuklarıydı, veyahut şeytandan emir aldım böyle olmasını istedim (şizofrenik durumlar falan)'' derse ne olucak ? bu seferde öbür fikirler kötülenecek hep.. yanı bir şeyi karalamak çok kolay. adam ben bu cinayetleri din uğruna işledim dediği an bir sürü kişi gene dini yalnış tanayacak. yahudiyim derse inanırım ama, ne de olsa cem garipoğlu'da yahudiydi. o zaman ses çıkarmam. bak ne kadar kolay gördünüz mü ? cem garipoğlu üzerinden hemen yahudiliği karalayabiliyosun. gerçi onlar israil olarak zaten kendi üstlerini çizdilerde bizimkisi örnek.
sonuç olarak ruh hastası bir insandır bu. umarım bunun üzerinden din-inançsız tartışmaları olmaz.
iZMiR'de 3 gün içinde, 7.65 milimetre çapındaki tabancayla işlenen cinayetlere yenisi daha eklendi.
izmir Balçova'da birer gün arayla öldürülen iki genç kız seri katil şüphesini gündeme taşımıştı. Bugün işlenen bir cinayet seri katil şüphesini doğruladı.
Konak ilçesinde Fevzipaşa Bulvarı 913 Sokak girişindeki bir iş hanının önünde park halindeki 35 HZL 46 plakalı otomobilin kapısının açık olduğunu fark eden polis, araçta inceleme yaptı.Otomobilde, başına silahla ateş edildiği belirlenen bir kişinin cesedi bulundu.Travestinin de 7.65 mm çapındaki tabancayla ateş edilerek öldürüldüğü, ayrıca çantasının alındığı belirlendi.
Polis, mermi kovanlarının ilk incelemesinde Balçova’da dün öldürülen üniversiteli Ayşe Selin Ayla ile bu sabaha karşı Konak’da öldürülen Hazal takma adlı travesti Mustafa Has cinayetlerinde kullanılan tabancanın aynı olduğunu belirledi.
Banka memuru Esra Yaşar'ın kafasına tek el ateş edilerek öldürülmesinden bir gün sonra üniversite öğrencisi Ayşe Selen Ayla da aynı şekilde vurulmuştu.
iki cinayetin işlendiği yerler arasındaki mesafe ise 200 metreydi. http://www9.gazetevatan.com/izmirde-yine-765lik-tabancayla-cinayet/302299/1/Manset