bu olayda öleni badem gözlü ilan edenlerin, allah varsa, tez zamanda eşinin çocuklarının, akşam gezmesinden dönerken, 3-5 çapulcu tarafından taciz edilmesini, kendisine sözle sataşılmasını, yüzde bir mi,lyon haklıyken, kendisine sataşan, eşine laf atan haplı orospu çocuklarına karşılık verdiğinde, karısının gözü önünde eşek sudan gelene kadar dövülmesini diliyorum..
dua edin bir de karısına da tecavüz edilmesini dilemiyorum...
o zaman poliiiiis poliiiiis diye koşacak mı, "onlar da insan canııım tabi ki insanları rahatsız etme hakları var" mı diyecek, üstünde tabanca taşıyorsa eğer ," aman haplı piçe zarar vermeyeyim" mi diyecek..
17 yaşındayken, babamın kaçırdığım arabasıyla geziyorum. ters yöne girdim kestirmeden gideyim diye. bir de baktım ki polis geliyor karşıdan. bana selektör yaptı, ben de polisi görünce ehliyetsiz ve ters yönde olduğum için heyecan yaptım ve polis arabasıyla burun buruna çarpıştım. ondan sonraki diyalog şöyle gelişti:
polis arabadan sinirle indi. ben donmuş kalmış, direksiyondayım
polis-hemşerim napıyosun sen yaa?
ben-abi valla kusura bakma.
polis-iyide kardeşim, hem ters yöne girmişsin, hem de polis otosuna çarpıyorsun, ver evraklarını.
ben-abi ruhsatı vereyim de ehliyetim yok benim.
polis-tamam hemşerim in arabadan, bağlıyoruz arabanı, karakola gidiyoruz, ifade vereceksin.
ben-tamam abi.
bindik gittik karakola. bizim arabayla başka bir polis arkadan geliyor. babama haber verdim, o da karakola doğru yola çıktı. karakolda buluştuk:
polis-beyefendi oğlunuz ehliyetsiz araba kullanıyor, hem de ters yöne girip polis aracına çarpıyor.
babam-memur bey, oğlum yasaları çiğnemiş, siz haklısınız, çok şükür bu vaka bir yaralanma ile sonuçlanmamış, ben oğlanı uyarır ve bir daha ehliyet almadan asla araç kullanmasına izin vermem. cezamızı ve aracınızın hasarını da öderiz. boynumuzun borcu.
polis- tamam beyefendi, buyrun bunlar cezalarınız, dikkat edin, ehliyetsiz acemi bir sürücü başkalarının canına kastedebilir, lütfen daha dikkatli olalım. iyi günler.
babam-iyi günler memur bey.
şimdi burada saygı var, sevgi var, hoşgörü var, empati var, olgunluk var, soğukkanlılık var. ne yapsaydım, polise saldırıp kafasına sandalye ile vurmaya mı çalışsaydım?
bir defa en büyük salaklık herhalde silahı olan birine saldırmaya çalışmaktır. adamı zımbalarlar.
azcık medeni ve soğukkanlı olmak lazım. efendi olmak lazım, bir bok yediysen onu yutmasını da bilmek lazım. yutmasını bilmiyorsan bir gün biri gelir yutturur onu sana.
gaziantep de patlayan bombayı koymaya gider iken veya eylem hazırlığında "dur" ihtarına uymasalar ve polis bunları vursa, "gaziantep de korkunç cinayet" diye başlık atarsınız.
ehliyetsiz arabaya binip polis arabasına çarpan,
sonra polise demir sandalye ile saldıran kişileri polis vurunca "karabağlar da korkunç cinayet" diye başlık attığınız gibi.
çünkü; bu ölen insanlar, durakta sabah işe girmek için bekleyen kişilerin arasına dalıp el-ayak koparmamışlar, veya ölümlere sebebiyet vermemişler idi, değil mi?
ilk önce insanların ölmeleri gerekiyor değil mi?
insan hayatı bu kadar ucuz ise, ilk önce insan hayatı için potansiyel tehlike olan bu insanlar ölsün.
her zaman insan-yaşam haklarından bu toplum düşmanı insanlar mı yararlanacak?
demokrasi-insan hakları-özgürlük diye bu ölümlere neden olan insanları savunup, basında-meclis de temsil edeceğinize, birazda ölen insanların haklarını-yaşam özgürlüklerini savunun.
trafik veya terör, bu ölüm haberlerinde yapılan iki yüzlü ahlaksız cehalete-ihanete içimden kusmak geliyor.
