eğer bi insanı hayatına dahil edebilme cesaretini gösterdiyse bir insan, onun huyları, alışkanlıkları ve hayat görüşüne saygıyı baştan duymuş demekttir.bir insanın herhangi bir şeyi izin alarak yapması ilişkinin basit ve sağlam temellere dayanmadığını gösterir.ama bu dmek değildir ki bu iki insan birbirinden tamamen bağımsız yaşar.birlikte olmanın sorumluluğu gereğince, kendinden haberdar etmek görev değil sadece sorumluluktur.
kendinize sevgili olarak seçtiğiniz insan, kararlarına güvenilecek, herşeyi paylaşıp beraber karar alınacak insandır.gerçekten uyumlu bir çiftseniz ota boka izin almazsınız, çünkü zaten sevgiliniz izin verip vermeyeceğiniz şeyleri bilir ve ona göre davranır.çünkü artık tek başına değil, başka bir insanın sorumluluğuyla yaşamaktadır ve bunun bilinciyle ne yapıp ne yapmaması gerektiğini bilir.sözüm o ki, böyle bir sevgili abuk subuk şeyler sunup ta izin almaz; piçlik yapacak olan adamsa izin almadan her boku yer, insanın ruhu duymaz.ilişkinin ciddiyetine, bu iki şahsın paylaşımlarına bağlıdır bu.
- aloooo
+ efendim a$kımm??
- a$kım müsaitsen bi$i soracaktım?
+ sor a$kım
- a$kım cok sıkı$tımda tuvalete gidip sıçabilir miyim??
+ tabi ki a$kımm ama cok geç kalma arıcam hemen seni $imdiden cok özledim hatta?!?!
- tamam a$kım hihihihihi
sevgili bu boru mu? ilk ondan izin alacan tabii. "izin almam ben" dersen daha çok elinle tokalaşırsın ben diyim.
malum cep telefonları çıktığından beri insanın kendi hayatının sınırları daraldı. uğruna her gün sınırlarını genişletttiğin bir sevgilin varsa o ayrı!
- bebeğim ben şimdi yemek yiyecem tamam.
+ tamam aşkintommm öpt. (aşkintom ne lan?)
15 dakika sonra:
+ ne yemeği bu bu kadar aaa???
- ay alt komşuya indim de unuttum pard.
- kim vardı erkek var mıydı?
yemin ederim psiko karaktersin sen..
ne yani? haber vermeden yemek yenmiyor mu? ya da alt kata inerken haber vermek mi gerekiyor sevgiliye? hem erkek olsa kaç yazar alt katta? bu mu sevgin? nerde senin kişiliğin canım kişi? velev ki evlendin bu adamla, allahıma kitabıma perdeleri açtırmaz sana da evine doktor girer ziyadesiyle.
tanım: hasta kişilerin aşk oyunu. o kadar seviyorum ki seni, kişiliğime yakışan tek aksesuar günlük iletim raporları...
kişilerin birbirine yalakalık özlemi içinde olduğu, dünyanın yalnızca iki kişiden ibaret olunduğu sanıldığı, kadınların genellikle babalarından kalma otoriteyi devam ettirme duygusu içinde davranış gösterdikleri, erkeklerinse yalnızca egosal tatminlerini doyurabilecekleri salakça bir ego tatmin oyunudur.
kişilik haklarına saygı duyan bir sevgiinin asla dönüşmeyceği modeldir.
madem bu sevgili ne yapacağını bilmiyordur,
ne anladım ben onun kişiliğinden;
kişiliği daha kendi başına karar verecek olgunlukta değilse
ne anladım ben bu ilişkiden. çoban ve sevgili koyunu
sıcmaya bile gittiklerini söylerler nedir amınakoyum ya neyini söylüyosun tuvaletini yaptığının.. ellerinden telefonu düşürmeden paso mesajlaşır bunlar hay sikiyim sizi kaybolun gözüm görmesin..
mide bulandıran insan davranışıdır. insan sevgilisiyle bir çok şeyi paylaşır ama dakika dakika rapor verenler vardır ki onları da benim midem kaldırmaz. kılıbıklıktan hallice bir davranıştır.
- aşkım arkadaşlar halısahaya çağırdı gideyim mi?.
+ aa olur mu öyle şey otur oturduğun yere!
- tamam aşkım sinirlenme, zaten bende istemiyodum.
+ ayy canımm. hadi bi siktir git çay koy.
- hemen aşkım
tadında bırakıldığı sürece gayet güzel birşeydir.ama serbestliği kaptırmamak gerekir.eğer kaptırılırsa bu kılıbıklığa yol açar.dünya kupası maçları yaklaşırken bütün kılıbıklara allah sabır versin.nasıl izin alıp maç izleyecekler acaba?
