buyrun arkadaşlar.hadi bakalım nerden çıktı şimdi bu konu diyeceksiniz.hey! sevgili arkadaşım...sende bıkmadın mı benim gibi herşeyin çıkar olduğu bu dünyadan.seninde mi etrafında ki herkes menfaat için yanında.ve dahada sinir bozucusu kovalasan bile gitmiyorlar mı? yüzlerine saydırsan şükür mü diyorlar? işte eğer sendede bu belirtiler varsa sende bu hastalığa tutulmuşsun demektir!
Kendimi yanlızlığa ittim.soyutladım hayat denen kısa vadeden.baktım gördüm ki en çok kendine değer vericeksin.kendine değilde başkasına değer verirsen adam değilmişsin.gördüm ki hep kendini met edicekmişsin biri kendinden bahsedince hıh diyip gülücekmişsin.
öyle işte benimle aynı kaderi paylaşan yazar...biz seninle aynı tip ailelerde büyüdük...bize hep iyi niyet boyun eğmek gibi öğretildi.ailemiz oturttu bizi milletin içine kuzu gibi.bak benim oğlumun gıkı bile çıkmaz ne kadar uslu dedi.hay demez olaydın anne...hay demez olaydın baba...
gıkımız çıkmadı da gördük! dünya kaç bucakmış kimmişiz neymişiz anladık! koskocaman bir hiç!
insanın gücüne gidiyor arkadaş...bunca yıl iyi niyetliyiz diye geçindik ezildik büzüldük sustuk pustuk.bunu iyi bişey zannettik.tahammül sınırlarını aşınca,birşeylerin yolunda gitmediğini anladık ve bir şekilde kendimize geldik...
bugün rastladım bunlardan bir tanesine. ankarada belediye otobüsü bekliyorken taksilerin bile almayacağı bir yükle bir amca bekliyordu yanımda. bir ego otobüsü yanaştı yükü alamayacağını söyleyerek gitti. ardından bir tane daha geldi fakat bu şoför alacağını söyledi ve şoför kabininden inerek yükleri arabanın içine kadar taşıdı. sadece anlatmak istedim. gerçekten iyi niyetli bir insan olmasa karşılık beklemeden bunu yapmazdı diye düşünüyorum.
zamanın ve gelişen teknolojinin insanlardaki yan etkilerinden bir tanesidir iyi niyetin yok olması. iyi niyetin yok olması değil aslında mesele. mesele insanların artık kendilerinden başkasını düşünmemesi. *