iyi hissetmeye ihtiyaç duyulduğu an sarılıp bırakılmamaya çalışılan, şükretmeye sevk eden, olumlu düşünmeye iten düşüncelerdir.
hayatta yapamadıklarımız, hissettiremediklerimiz, olamadıklarımız ve kazanmadıklarımız yoğunlaştıkça dibe çekilmeye engel olamıyoruz. (bkz: deep)
bunlar bir süre ergen triplerinde sadece olumsuz düşünceler olarak varolsalar da zamanla kişiliğine, gözlerine, düşüncelerine öyle yansıyor ki; olmak istemediğin insan halne geliyorsun.
bir süre sonra çevreden bağımsız kendi içine döndüğünde, anlamsızlaşan şeyler ve uzaklaşma dürtüsü dışında büyük bir boşluk, yersiz yurtsuz özlemler..
iyi hissettiren düşünceler aklına geldiğinde, bunları normalde hayatına adapte etmiş kişisel gelişim uzmanı takılan hıyarlardan daha bir anlamlı karşılıyorsun.
çünkü o iyi hissettirecek küçük anlar artık kaybedilmeyecek, vazgeçilmeyecek kadar değerli oluyor.
bu benim için birinin gülümseyip günaydın demesi olabilir mesela. çok karşılaşmıyorum artık bunu söyleyen insanlarla (gülümseyerek söyleyen)
aslında ne kadar önemli. az sonra sorunlardan bahsedecek ve uyandığına pişman birinin günaydınıyla kıyaslanamayacak kadar güzel...
iyi hissettiren düşünceyse burada, hala gülümseyerek günaydın diyecek insanların varolduğuna inanmak..
Bir kaç saat sonra her şey bitecek, uyuyacağım, uyandığımda kendimi önceden kendi tasarladığım ve kendimi oyun olsun diye tasarladığım bu matrixin içinden çıkmış halde bulucam.