yapılan hataların bir daha yapılmayacağına dair kendine söz verilip, bir daha ve bir daha yapılması halinde, iyi insan olmaktan vazgeçiliyor, ipin ucu kaçınca malesef.
güçlü olanın hayatta kaldığı dünyada, zayıf olmayı istememekten kaynaklanır.
insan dediğimiz varlık her ne kadar medeniyet, toplum gibi normlarla kendini kandırmaya çalışsa da bir hayvandır.
hayvanlar da içgüdülerini takip ederek yaşayan varlıklardır.
doğaya baktığımız zaman ise sosyal hayvan türlerinde sürü lideri görürüz, sürü lideri en güçlü, en korkunç, en cesur olandır, her sıfatının başında en kelimesi vardır, konumunu doğal seleksiyon sonucunda kazanmıştır.
insanlara baktığımızda da yine aynı şekilde sürü liderleri görürüz, özellikler aynıdır, sıfatlar aynıdır, konumunu doğal seleksiyon sonucu almıştır.
iyilik doğanın bir öğretisi değildir, doğada iyilik ya da kötülük yoktur, doğal seleksiyon vardır, düzen vardır.
insan öğretisi olan bu sıfat bu yüzden kaybettirir, zira dünyada iyiliğe yer yoktur.
iyi bir insan olmak nedir ne değildir önce bunun açıklığa kavuşturulması şart. göreceli bir kavram çünkü. kimisi iyilik yaptığını sanarken, aslında aptallık yaptığının farkında bile olamıyor(!)
''şimdi iyi niyetlerimi bir bir yargılayıp asıyorum, bu son olsun!... bu son olsun!...''
iyi insan olmanın hiçbir getirisinin olmaması aksine piç, aşağılık, yavşak, puşt bir insan olduğunuz takdirde, önünüze fırsatlar sunulması, kapıların açılması..
kötülükle her zaman mutlaka bir şeyler elde edilebilmesi..
iyi olmak, ezik olmak, hakkını yedirmek değildir ama yavşak insan evladı iyi olmayı böyle tanımlar ki, kendi yapacağı orospu çocukluğuna kılıfı hazır olsun.
herşeyi düzgün yaparsın dürüstlükle, iyi yolla, doğru olan şeylerle bi amaç doğrultusunda ilerlersin fakat başka birinin yalanlarla, kötü yollarla, öyle yerlere geldiğini görürsün ki yılmamak için zor tutarsın kendini direnicem dersin iradelisindir ama hayat şartları o kadar zorlar ki seni bu duruma sen iyilikten vazgeçtiğinin bile farkına varamayacak kadar kötü birine dönüşürsün
bana göre bunun iki sebebi var biri hayat ikincisi aşk acısı.
bu ülkede iyi insanlara aptal muamelesi yapılması,
kaba kuvvetle ve aşiret mantığı ile önlerinin kesilmesi...
ve bunun gibi mide bulandırıcı gerekçeler.
iyi insanlar bu ülkede ancak iyi vergi mükellefleri olurlar, o kadar!
özünde tüm sebeplerin tek bir sonuca vardığı ana etkendir.
hayal kırıklığına uğramak...
bu insanlardan biri olarak kesin bir şekilde söylerim bunu. iyi olmaktan vazgeçin, en azından herkese karşı iyi olmayın...
en azından her an her dakika karşınıza çıkan bir insana karşı iyi ve nazik olmayın.
bu insan size adres soruyor olabilir,
yakındaki açık pizzacıların yerini soruyor olabilir,
engellilere veya greenpeace adına broşür dağıtıyor da olabilir...
kim olursa olsun tamamen iyi olmayın.
benim hayatımda en çok güvendiğim insan evladı vergilerini ödediğim işletmeden yarım milyon lira hortumladı, kaçtı...
bana asıl koyan ise hala bazı kişileri arayıp masumluk propagandası yapması, beni arayıp dürüstlük dersi vermesi. düşündükçe hala kahrolurum hala kendi kendimi parçalarım...
ben bu kanı bozuk şerefsize nasıl güvendim ?
ve hala benimle muhattap olmasına neden izin veriyorum ?
iyi olmanız gerektiğini bilerek söylüyorum,
sonuna kadar iyi olmanız gerektiğini hemde...
olmayın, iyi olmayın...
iyiler çok acı çektiği için erken ayrılıyorlar aramızdan.