sonuna kadar desteklenmesi gereken gerçek. kurtuluş savaşındaki kadınlarımızın örtülü olduğunu hepimiz biliyoruz. siz hiç kurtuluş savaşında tırnağı ojeli, saçları boyalı ve küt kesilmiş bir kadın tipolojisi ile karşılaştınız mı? tabii ki hayır. böyle bir şeyin tahayyülü bile çok saçma ve komik. annelik kutsal bir görevdir. anne olmak demek aile olgusunu muhafaza etmekten geçer. iyi bir anne örtülü olmalı, iffetini gözlerden sakınmalıdır. hem elleri ojeli annelerin tırnakları uzundur, uzun tırnakların altına şeytan yuva yapar. onun dışında hijyen açısından da uzun tırnak çok temiz değildir ve hastalıklara davetiye çıkarır.
anne şefkat gösterendir, güzel görünme kaygısı ile çocuğunun rızkını süsüne püsüne veren değil.
siz hiç kocası ve çocukları ile hoş bir lokantada yemek yemeye giden kadının top,tüfek taşıdığını gördünüz mü ? diye karşılıklı sorulara vesile olabilecek yanlış bir önermedir.
yani "kurtuluş savaşında oje süren kadın gördünüz mü ? gibi bir soru sorabilecek kapasiteye sahip olduğumuzu bilmiyordum. hani aptal bir milletiz ama bu kadar tahmin etmiyordum.
başında örtü var mı yok mu bilinmeyen ama iyi annelik yapamamış bir kadın tarafından yetiştirilen, iyi annelik yapmışsa bile annesinden hiçbir şey öğrenememiş yazarın, hayretler verici yorumudur...
(bkz: Yok artık ya.)
Kurtuluş savaşı dönemiyle şimdiki dönem aynı olabilir mi adı üzerinde savaş zamanı.
böyle şeyleri görünce gerçekten inanamıyorum başörtüsü ile bağdaştırmadığınız bir annelik vardı bunu da başardınız bravo!
annelik kutsaldır evet bu yüzden dil uzatmayın.
ağzımla bile gülemeyeceğim gerçeklik anlayışı.."ülkede nice tecavüzcü var hırsız var,dolandırıcı var,katil var..bunların annelerinin hepsinin mi başı açık ?" diye sormadan edemeyeceğim yargı cümlesi..
burda önce bir höööööööööööössssssssssssst derim ben. tepemin tası atar. ulan ben 18 ay gece gündüz uyumadan bebeğimi emzirip , ateşlendiği zaman sabahlara kadar başında bekleyip , çocuğumun üstüne titrerken, sırf onu kimselere emanet edemediğim için işimi gücümü bırakıp evde otururken , kuşbeyinli bir tespitçinin mıçtığı tespite bak. başı açık diye bir kadının anneliğine laf edenin alnını karışlarım. hödük!
anne nin kutsallığına laf uzatanların kutsiyet diye başörtüsüne sarıldığını gösterir tesbittir.
bu tip yaratıklar önce anne kavramından haberdar olsunlar sonrasından allah-din-kitap başörtüsü desinler haa anne'nin anlamını bilmiyorlarsa onların tüm kutsalları da yalandır komiktir.
bu önermeye göre, sokak aralarındaki banklarda, parklarda sevgilisiyle yiyişen başı kapalı hanımevlatlarından çok güzel anne olur. hatta öyle bir anne olur ki, 18 yaşını bile doldurmadan. doğurduğu çocuk ise 3 aylık falan olur muhtemelen.
not: bu entry'de dinini özgürce yaşayan başörtülü annelerimize laf atılmamıştır. yazarın sorunu, başörtüsünü aksesuar olarak kullanan irezil insanlarladır.
anne aynı zamanda bir kadındır, hatta anne olmadan önceleri de bir kadındı. toplum içinde birden fazla görevi vardır herkesin ama başlık olsun diye başlık açılıyor işte.
cemaatinden alığı gazla fena halde saçmalayan yazar tespitidir.
(bkz: örneğine s.çam)
--spoiler--
siz hiç kurtuluş savaşında tırnağı ojeli, saçları boyalı ve küt kesilmiş bir kadın tipolojisi ile karşılaştınız mı? tabii ki hayır.
--spoiler--
--spoiler--
uzun tırnakların altına şeytan yuva yapar.
--spoiler--
ben buna 5 yaşımdayken inanıyordum... hala daha inanan varmış ya... vay be! ben bunu söyleyenin zeka yaşını sorgularım arkadaş.
annelik de sorgulanıyor artık. benim annemin tırnağı uzun. tırnaklarının altında şeytan yuvaları var. hatta ayak tırnaklarıda uzun orada bile yuva yapmışlar. şeytanın işi yok annemin tırnaklarının içine gidiyor. pis misiniz ya. törpü diye bir şey var bozarsınız yuvalarını. ya da oje sürün görünmez.
saçmalıktan ibarettir!!! söyleyen her kim ise haddini aşmıştır bilsin! böyle çirkin ve saçma başlıklarla gelinmesin buraya.gelen varsa da illaki ağzının payı itinayla verilir.