bundan sonra chp'yi savunmayacakmış kendisi. hoş, zaten ne zamandır bahane arıyordun chp'yi silmek için.
öncelikle günümüz türkiye şartlarında bir sol parti için %25 oy oranının asla başarısızlık olarak kabul edilemeyeceğini herkesin bilmesi gerekir. bizim şanssızlığımız, karşımızda %40-%50 arasında gezinen alternatifsiz bir sağ parti olmasıdır. yoksa koalisyon dönemlerinden de hatırlayacağınız gibi %21-22 oy alan bir parti birinci oluyor ve hükümeti kuruyordu. elbette gönül ister ki chp 40'ları 50'leri zorlasın ama olmuyor. merkez sağ oylarının geçmişte olduğu gibi ikiye veya üçe bölünmesi chp'yi mevcut oy oranıyla birinci parti yapacaktır. kılıçdaroğlu'nun chp'nin seçmen kitlesini %20'den %25'e çıkardığı da bir gerçek. diğer adaylardan biri genel başkan olsaydı bırakın oy arttırmayı, mevcut oy oranını koruyabileceğinden bile emin değilim.
ama tabi kafaya koymuşsan chp'yi savunmak yok diye, ne desem boş.
klarneti romanlar gibi çalabiliyor mu bilmem ama güzel yazdığını biliyorum. fazla şarap içme koala, şerhoş olur gitcem diye tutturursun.
ben sana bir kave söyleyem du.
yedek parça diyor ya.
yedek parça bizim işimiz kardeşim.
bursa'da binlerce yedek parça üreticisi var.
ayrıca gemi kaskolu olacaktır elbet. yani bu parça sorununu biz değil, sigorta şirketleri düşünsün.
buradan karasin ve sana bir nasihat.
tarihciye fazla güvenmeyin, o gemiye benle birlikte biner size el sallar. benden söylemesi...