ne kadar seni sevmediğimi iddia etsem de aslında sana deliler gibi aşığım. oraya buraya çatıyorum, senin yokluğundan. evet sana söylediklerim yalandı 4 yılda senden vazgeçememişim şimdi nasıl beklersin ki bunu. keşke sesimi duyabilsen, ben seni yine özledim.
2 saat kadar önce dışardan 'iMDAAAAĞĞĞT ÇiĞĞDEEEEEM iMDAAAAĞT' diye bağıran bi bayanın sesini duymama rağmen dışarı çıkmadım. hala vicdanım sızlıyor. bi yandan da olayı merak ediyorum ayrıca.
yalnızım ve çok yalnızım hatta öyle yalnızım ki sigara içerken başkasına uzatamıyorum kendim yakıyorum sigaramı müziğimi kendim tekrar çalıyorum. napayım bilmiyorum birilerinimi davet etsem gelir mi ? başka memleketten. öyle yada böyle bu böyle aylarca devam edecek. ne yapılması gerek peki ? koltukla öyle uyum sagladım ki artık koltugun renginde elbiseler giymeye başladım ellerim klavye tuşlarının rengini almaya başladı. bu arada o,f harfleri silindi bile .. itiraf ediyorum yalnızlıktan bir türlü kurtulamıyorum. yoksa ben mi tercih ediyorum yalnız kalmayı ? her nasıl karar veriyorsam ve neden yalnız kalıyorsam , bazen seviyorum bu halimi.
evet!
itiraf ediyorum
babam telefonda konuşurken nefes alamıyorum
kısa çaplı sinir krizi geçiriyorum.
edit: sanane la baba benim sinir benim sana noooluyoda eksiliyon?
itiraf ediyorum zekama çok fazla güveniyorum. hatta o kadar fazla güveniyorum ki, şimdiye kadar oturup ders kitabı açıp okudum desem yalan olur. boyuna dersi dinlediğimle geçtim.(elektronik müh) ve itiraf ediyorum kaldığım derslerdende bu kendime güven yüzünden kaldım.
Sanki o putmuş gibi,
Hayat sırf buymuş gibi,
Hem aç hem tokmuş gibi,
Hem var hem yokmuş gibi,
Ben ona resmen aşığım,
Onu benden almasınlar,
Bize bulaşmasınlar,
Arayıp sormasınlar,
Kıskandırıp durmasınlar,
Ben ona resmen aşığım...