ingilizce'yle karışık muhteşem bir zımbırtısı vardır bu dilin. şöyle ki,
isveççe'de "hız" anlamına gelen fart, ingilizce'de "osturuk" anlamına gelmektedir. osturmak da diyebiliriz. ingilizce'de "smell" kokmak veya koku anlamına gelirken, isveççe'de aynı şekilde telaffuz edilen "smäll" çarpma, vurma, etki, darbe anlamına gelir.
yani şöyle bir olay oluyor,
bir tarafta "osuruk değil kokusu öldürür" diğer tarafta "hız değil çarpma öldürür" demiş oluyoruz. çok güzel lan.
ingilizce bilen -almanca da olur- bir insan için hayvani basit bir dildir. şahsen bergman filmlerinde denilenlerin yarısını anlıyorum, kelimeler aynı bir kere. grameri de sanırım almanca'ya yakın. yamuluyorsam düzeltmek üzerinize haktır.
norveççe yerine öğrenilmesine kanaat getirdiğim dildir. finliler isveççe biliyor. eğer en az bir finli kadar iyi isveççe öğrenmezsem sinirimden çatlarım. isveçliler'den çok finlilerin beni öğrenmeye yönlendirdiği dildir. çünkü öğrenmezsem finliler daima bir adım önümde olup, beni isveççe bilgileriyle ezebilirler.