zaten ülkedeki tek bozuk şey istiklal marşı. onun bestesini halledersek ekonomi düzelecek,eğitim ve adalet sistemi yerine oturacak,terör bitecek akp gidecek.
ekşiye eşki diyen bir milletten istiklal marşının aslına uygun okunması zaten beklenemez. Halbuki bu marşın okunuş şeklini ortaokulda müzik öğretmenleri öğretiyor.
ne beste ne de sözler hatalıdır. sadece beste, mehmet akif in şiirine göre bestelenmediği için sözlerde problem oluşur ki düzgün nefes alarak bu sorun ortadan kalkar.
--spoiler--
Osman Zeki Üngör'ün 1922'de hazırladığı bugünkü beste yürürlüğe konmuş, toplamda dokuz dörtlük ve bir beşlikten oluşan marşın armonilemesini Edgar Manas, bando düzenlemesini de ihsan Servet Künçer yapmıştır. Üngör'ün yakın dostu Cemal Reşit Rey'le yapılmış olan bir röportajda da kendisinin belirttiğine göre aslında başka bir güfte üzerine yapılmıştır ve istiklal Marşı olması düşünülerek bestelenmemiştir. Söz ve melodide yer yer görülen uyum eksikliğinin esas sebebi de budur.
--spoiler--
yıllardır farkında olduğum hata. ama kime ne anlatacaksın bu ülkede, millet "böyle gelmiş böyle gider" havasında.. geçenlerde arkadaş ortamında konuyu açtım, az daha vatan haini ilan ediliyordum halbuki ben istiklal marşı'nın daha iyi anlaşılması taraftarıyım. maalesef marşın anlaşılmaması için her şeyi yapmış besteci arkadaş.
hata tamamen milletimizin yanlış okumasından, yanlış yerde nefes almasından kaynaklanmaktadır.
şöyle ki:
ezgisi aynı kalmak suretiyle nefesi virgülle belirttiğim yerlerde alırsanız sorun kalmadığını göreceksiniz.
yani şafaaak,lardaa yüzeen değil şafaaaklarda,yüzeen şeklinde nefes almalısınız.
korkma sönmez bu şafaklarda,
yüzen al sancak,
sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak o benim milletimin,
yıldızıdır parlayacak!o benimdir o benim milletimindir ancak!
çatma kurban olayım,
çehreni ey nazlı hilal,
kahraman ırkıma bir gül ne bu şiddet bu celal? sana,
olmaz dökülen, kanlarımız sonra helal hakkıdır,
hakk'a tapan milletimin istiklal.
hata bestede değil onun çalış hızından kaynaklanmıştır.
plak doldurulurken "kaydı daha sonra hızlandırıp çalarız" denmiş fakat yavaş şekliyle söylenegelmiştir. osman zeki üngör bestenin bu şekline itiraz etmiş, "ben savaşın marşını yapmıştım bu da ne" diyerek tepkisini göstermiştir.