--spoiler--
istiklal Mahkemeleri, 1920 yılında Kurtuluş Savaşı ve sırasında ayaklanma çıkaran ve yağmaya girişenleri, bozguncuları, orduya ait silah ve mühimmatı çalanları, casus ve köstebekleri, asker kaçaklarını, Milli Mücadeleyi engelleme amacıyla propaganda yapanları yargılamak için özel kanunla kurulan mahkemelerdir.
--spoiler--
ben demiyorum, wikipedia diyor.
cahil mi, bilgili mi sen karar ver.
istiklal mahkemelerine gereğinden dahi fazla anlam yüklendiğininin ispatıdır.
öldürülenlerin çoğu önemsiz insanlık dışkıları. bu dışkıların çoğunluğu da yeni kurulan devletin şer-i hukuk ile hakimiyet sağlaması gerektiğini savunan kişiler.
şer-i hukuk ile yönetilen devletlere hemen bir göz atalım. el kadar çocukların; yaşlı başlı adamlara nikah kisvesi altında göz göre göre peşkeş çekilmesine izin veren devletler.
sübyancılığı savunan mahlukatların gebertilmesi, sübyancı olmayan kişileri neden rahatsız etsin ki?
üzerinde durmanın haceti yok. birkaç sübyancıyı öldürürsün, diğerleri susarlar. bu makina böyle işliyor, sakin.
birkaç bilgi kırıntısının enjektörle verilmesi gereken cahildir.
--spoiler--
istiklal Mahkemeleri, kanunla kuruldukları için yasaldılar ancak yargılama usulleri açısından hukuk dışıydılar. Çünkü üyeleri, Meclis içinden seçiliyordu ama savcı hariç üyeleri hukukçu değildi. Kapılarının üstünde "istiklal Mahkemesi Mücadelesinde Yalnız Allahtan Korkar"; yazan mahkemeler verdikleri kararlardan sorumlu değildiler ancak cezaların gecikmeden infazından sivil ve asker bütün bürokratlar sorumluydu. Kararın verilmesi için delile gerek yoktu. Sanıkların avukat tutmaları çok nadir bir durumdu, zaten ne buna vakit vardı ne de bu görevi üstlenmeye cesaretli avukatlar. Kararlar hâkimlerin vicdani kanaatine göre verilirdi ve temyiz edilemezdi. Verilen cezalar (ve idamlar) derhal infaz edilirdi. Kararlar o kadar acele ile alınır ve yerine getirilirdi ki, yanlışlıkla başkasının yerine idam edilenler bile olurdu.
--spoiler--
--spoiler--
Mahkeme heyeti üyelerinin anılarından ve resmî belgelerden açıkça görüldüğü gibi ismet inönü ve Mustafa Kemal'le doğrudan temas halinde çalışan bu mahkemelerde esas olarak 1925'de Şapka Kanunu'na karşı çıkanlar, 1926'da Atatürk'e suikast teşebbüsünde bulunanlar ve ittihatçılık davası güdenler, Saltanat ve Hilafeti geri getirmeye çalışanlar, komünist örgütlenmelere katılanlar, yolsuzluk, casusluk, hükümete muhalefet suçlarına katılanlar vb. olmak üzere yaklaşık 7.500 kişi yargılandı, bunların yaklaşık 3.280'i çeşitli cezalara çarptırıldı. 660 kişi idam edildi. Başlangıçta süresi iki yıl olan bu istiklal Mahkemeleri 4 Mart 1929'da hukuken sona erdiler ancak 31 Temmuz 1922'de çıkarılan istiklal Mahkemeleri Kanunu ve ekleri, 1949 yılına kadar yürürlükte kaldı. Böylece istiklal Mahkemeleri, tüm Tek Partili dönem boyunca, rejim muhaliflerinin korkulu rüyası olmaya devam etti
--spoiler--
hep hazırcılık olmaz biraz da kendisi araştırmaldır.
Tarih biliminin en önemli özelliklerinden olan " bahsi geçen tarihi olay o dönemin şartlarına göre değerlendirilmelidir." maddesini bilmeden sağına soluna saldıran, onları cahillikle suçlayan kişilere nazaran çok akıllı olabiliceğini düşündüğüm insandır.