Yeniden gündeme gelmiş deprem konusuyla istanbul'un başına gelmesi muhtemel olaylardır. Bildiğiniz üzere uzun süredir kırılmamış olan fay hattı eğer kırılırsa istanbul zaten doğru düzgün temeli atılmamış binalar sebebiyle yıpranmışken bu deprem sonucunda kocaman bir halısaha görüntüsü alacaktır diye düşünüyorum. sözü edilen deprem gerçekleşirse altyapının yeniden kurulması yıllar alacak insanların hayatlarını kaybedeceği sevgililerin ayrılacağı başka bir facia yaşamış olacağız. evet öldüren deprem değil binadır neticesinde ancak bu insanlar nasıl oluyorda sanki hiç olmayacakmış gibi yaşayabiliyor. yani temeli nerdeyse olmayan bir binada nasıl güvenle yaşayabiliyor? Evet stüdyo tipi dairemde bunları düşünürken içimi bir huzursuzluk kaplıyor olur da 7-8 büyüklüğünde felaket kapımı çalarsa ne yaparım diye. Evet hiçbirşey yapamam. Onca emeğim ve kazanmak için kılı kırk yardığım mallarım ve tabi ki bunları bir köşeye bırakırsak hayatımı kaybedebilirim. bunların hepsi de umursamazca yaşamanın bir sonucu belki de. Veya cahil insanların mutlu olduğu tezini mi doğruluyoruz? evet deprem de neymiş be diyerek yaşamak belki de sürekli ne zaman gelecek diye tetikte beklemekten daha iyidir. Ya da kalkıp harekete geçmek... Hep bir karavanda yaşamak istemişimdir. insanların sağlıksız yerleşmelerde herhangi bir güveni bulunmayan iki tuğla bir kiremitle inşa edilmiş binalara güvenip onlara sevdikleriyle birlikte sığınmasını bir nevi anlıyorum sokakta yaşamaktan iyidir tabi ki. Ancak anlamadığım şey o kadar yatırımı neden sadece yaşadığı yeri döşemek için kullandığıdır. belki de benim bu kuruntumu doğrulamış yegane yapım fight clubdır.*.
Olacaklar bellidir. Hiçbirşeyden ders almayan yönetim insanların ölmesini bekleyecek onlar öldükten sonra biraz daha bu işin üstüne gidecektir. Ne zaman ki nüfusun yarısını bu şekilde kaybedeceğiz yönetim de akıllanmış olacaktır vesselam.
