Beyoğlu’ndaki geçici mekanında ayrı bir havası var çözemedim. Gidişide, dönüşüde insana bişeyler katıyor. Belkide istiklalin o underground ve aleladeliğinden uzak olduğu için olsa gerek.
kütüphanesi ufak, kütüphanedeki masa sayısı sınırlı ancak kimsenin uğramadığı ve rahat rahat ders çalışabileceğiniz bir kütüphaneye sahip müze. *
ancak kitaplar pek öyle ahım şahım değil, beklentiniz olmasın. bunun dışında tuvaletleri de temiz, girdim gördüm. ancak yemek yenilen mekan muhafazakarlara pek uygun değil zira içki içilen bir mekan ve oraya gidenlerin masasında da genelde içki bulunuyor; ben rahatsız olmuştum ve oradan bir şey almak istemediğim için eve aç dönmüştüm.
Postmodern ve modern sanat izlerini bir araya getiren sergileri bünyesinde barındıran, bienale ev sahipliği yapan, film gösterimleri ve uçuşan kitaplarıyla enfes bir kütüphane tasarımı olan, üyeliğini aldığım için haftada en az bir defa gitmeyi; etinden sütünden yararlanmayı düşündüğüm istanbul'daki enfes uğrak yeridir.
Sanatı deneyimleyip bir parçası olmanıza yardımcı olur. Umarım bir gün arşivini de açar.
Yanınızda rehber olmadan gezmenin pek de bir anlamı olmayacağı müze.
Ayrıca güzel film gösterimleri oluyor. Müzeyi gezdikten sonra rahatlama babında hoş bir aktivite.
istanbulmodern’de şu an güncel 4 sergi yer alıyor. Sırasıyla: “Geçmiş ve Gelecek” “Ressam ve Resim” “Magnum - Kontakt Baskılar” “VitrA Çağdaş Mimarlık Dizisi”
Geçmiş ve Gelecek adlı koleksiyon sergisi Türkiyedeki geçmiş ve çağdaş sanatı aynı anda bir araya getiren ilk ve tek koleksiyon sergisi olması sebebiyle diğer sergilerle ayrışıyor. Geçmiş ve geleceğin bir arada ne kadar tehklikeli aynı zamanda lham verici olduğunu da içerisinde 136 sanatçının 180 çalışmasıyla görülüyor. Türkiyedeki sanatın gelişimini merak edenlere birebir! “Ressam ve Resim” sergisinde Sanatçı Mehmet Güleryüz’ün 1960’lı yıllardan günümüze kadar uzanan resim, heykel, desen çalışmaları yer alıyor. Aynı zamanda eserlerinde Sanat ve insan toplumunun perspektifini görmek mümkün. “Magnum - Kontakt Baskılar”sergisi fotoğraf ajansı magnum photos ile bizi fotoğrafın geçmişiyle yüzleştiriyor. Fotoğrafta karanlık döneme yani Analog döneme giden sergi oldukça etkileyici. Ayrıca sergide birçok tanıdık yüzler yer alıyor. Che Guevara ve The Beatles örneğin. Perşembeleri ücretsiz bir de. sevdiğim bir mekan.
iyidir güzeldir, haftasonları kalabalık olup, yabancı misafirlerden perşembe günüde dahil ücret alınmakta. Ortalarda dolaşan güvenlik görevlileri'nin bakışları sürekli sizi taciz etmekte.
Güzel sinema seçkileri oluyor. bu hafta filmmor var mesala. üye olduğunuzda bütün filmlere, özel davetlere, rehber eşliğinde gezmek gibi faydalanabiliyorsunuz.açılmasına katkıda bulunanlar arasında bizim makara makara egoboy'un ismi yazılı. unutmadan kafesi acayip kazıktır, ama balkona çıkıp boğaza karşı birşeyler içmek çok keyif verir.
Bugün Üniversitede güzel sanatlar ödevi sebebiyle gittiğim hoş bir müze. Benim için ilk oldu ödev olmasa gitmezdim o derece ilgisizim sözlük, bir de edebiyat okuyorum. neyse lakin fazla zaman geçiremedim. Haftaya tekrar gideceğim ve o muhteşem tabloları inceleyeceğim inşallah. *
Her gittiğimde ki iki kere gittim, ilk ve ortaokul öğrencilerinin toplu bir şekilde resim sergilerinin gezdirildiğini gördüm. Küçük çocuklara sürrealizmi öğretmeden o tabloları gösterek sanattan soğutuyorlar. Çocukların "bu ne abi yeaa iki tane elma koymuşlar" demesine sebebiyet verir.
yıkılması halinde ekonomi'nin %500 büyümesinin dahi ülkemizi geliştiremeyeceği türkiye'nin sahip olduğunu en önemli müzelerden biri.
mantar gibi açılan avmler varken bir müzenin yıkılması ne kadar acınası durumda olduğumuzun göstergesidir.
25 mart-24 temmuz tarihleri arasında kayıp cennet sergisini görebileceğiniz müze. ayrıca bu sergi için eczacıbaşı topluluğu resmi facebook sayfasından düzenlediği yarışma ile 10 kişiye rehberli tur kazandırıyor. hatta son katılım 30 mayıs. acele etmek gerek. http://on.fb.me/kayipcennet (bkz: kayıp cennet)
ilginç bir yer. "modern sanat" ayağına yatıp kablolarla* saçma sapan şekiller ortaya koyan heriflerin çalışmalarını da bulabilirsiniz; cumhuriyet dönemi ressamlarının klasiklerini, genç yeteneklerin başarılı çalışmalarını da seyredebilirsiniz.
her şeye rağmen değer verilesi, kıymeti bilinesi bir yer. sanat galerisi bakımından ziyadesiyle fukara olan istanbul'un akciğeri gibi.
burası için emeği geçen herkese teşekkürler. iyi yere dükkan açmak bu olsa gerek ama dükkan da dükkan hani... sanatın nefesini hissetmek bambaşka bi şey...
istanbulda sanatın mabedi denilen bu mekana gittikten sonra gördüklerim:
-çiz yamuk bir eğri, sanat olsun
-koy boş bir odanın en arkasına sadece 5 kişinin sığabileceği büyüklükte bir oturak tek başına izle ekranda dönenleri sanat olsun
-ortama soğuk ve donuk renkler hakim olsun ki modern zamanların bireysel, bencil ve yalnız insanlarını yansıtsın ve bu da sanat olsun
-tuhaflık ve karmaşa adına ne bulursan dök ortaya sanat olsun, modern olsun
-kafeteryasına git, boğaz manzarasının güzelliğini bir türk kahvesiyle taçlandırayım de yanında su bile ikram etmesinler. bas parayı al suyu,temizle dişlerindeki telveyi sanat olsun
-bunlar da kulağınıza küpe olsun
-bir nevi sanat yapıyoruz şurda; sözü kulağa küpe takıyoruz.e daha ne olsun
Danimarka Büyükelçiliği ile işbirliğiyle, 15 Nisan-29 Nisan tarihleri arasında son birkaç yılda iz bırakan, en iyi belgesellerinden oluşan "Yaklaşık Gerçek" adlı bir seçki sunacak. program ve ayrıntılar için : http://www.istanbulmodern.org/tr/f_index.html
üçü beşi bilmem bilader, limasollu naci ile bir olup mail kutunuzu dolduracak katar çok mail yollayan yer, bina, kurum, kuruluş. bir de mantıklı mail'ler yollarlar bu sebepten mail gruptan ayrılamazsın, spam deyip çöpe de atamazsın. okur okur "yarın yollamayın n'olur dayı" der ağlarsın. *
bir perşembe günü beleş olduğunu fırsat bilip gidip gördüğüm mekan. ancak bir insan kendini bu kadar mal bu kadar işe yaramaz hissedebilir mi? hissedebiliyormuş. dolaşırken 2 tipin * bir tabloya baktıları dikkatimi çekti. uzun uzun baktılar birbirlerine birşeyler anlattılar vs. oradan ayrıldıklarında aynı tablo karşısında buldum kendimi. ulan sağdan bakıyorum, soldan bakıyorum bir boka benzediği yok. ana sınıfında yaptığımız sulu boya resimden farkı varsa yapan top olsun. velhasıl kelam ben ve benim gibi odunlara * bir kaç numara büyük gelen bir mekandır kendieri. müzeye girmeden önceki nargileciler tavsiyemdir özümüzü hatırlamak adına. *
dip not: sarkis "site" sergisi varmış 10 Ocak'a kadar, ne menem bir şeyse artık.
izmir'de de her daim kültür sanat aktiviteleri düzenleyebilecek, hem de bunu her daim kaliteli bir şekilde yapacak böyle bir yerin olmasını diliyorum her gördüğümde istanbul modern ile ilgili birşey. çok güzel bir kampanya yapmışlar gerçekten. umarım arkadaşlar faydalanırlar.