seviyorsanız herşeyine katlanırsınız ya hani kötü huylarını görmezsiniz. istanbul da öyledir kötü yanlarını görseniz de gözünüze kötü gelmez belki alıştığınız içindir bilinmez ama korkmazsınız... istanbul bambaşkadır yaşamayan bilemez.
işte eyalet sistemi önerisine yapılan taşlamanın yersizliğini ortaya koyan durum. eyalet sistemi belki bütünüyle yanlış o zaten başka bir tartışma konusu. ancak bu il için giriş vizesi konmalı önerisi ortaya atıldığı zaman adamı neredeyse taşladılar o da var. sonuç olarak düzen tabiiki giriş vizesi, eyalet sistemi ya da bilmiyorum her neyse o olmamalı ama istanbul yaşanmaz bir şehir, pislik bir şehir, orda kadınlar orospu erkekler pezevenk oluyor kızım/oğlum gitme diyen anneler/babaların haklı endişesi, uyuşturucu içiciliği ve satıcılığının başkenti gibi davranılması, trafik,kalabalık, keşmekeş,ve en sonunda işte korkutacak bir şehir olması kim ne derse desin bilinçsiz göçten olmuştur. ve o göçlerin sonunda göç eden insanlar, bu metropole,bu yeditepeli doğduğum şehre ayak uydurmayı başaramayıp, istanbul onlara yenik düşmüş ve teslim olup ayak uydurmuştur. bazı şeyler genetik oluyor, sonradan edinilemiyor maalesef. ben bu şehrin o muhteşem boğaz sularına içtiği suyun şişesini atan adamı ki bu en basit örneği, kibarca uyarıyorum o bana hem küfrediyor, hemde ''devletin işi ne temizlesin''diyor. zihniyet bu kafalar hep aynı. tabii burası istanbul yer yutar adamı. burda herşey serbesttir kadınları potansiyel orospudur. göç ettiğin yerden gelir gelmez, senin geldiğin yerlerde ki kadınlara benzemeyen kadınlar direkt kötü kadındır, ve onlara her türlü tacizde bulunabilirsin ee ne de olsa burası istanbul dur, tüm kadınların kapıları buna açıktır. bu konuda o kadar doluyum ki, yazarken bile sinirleniyorum. evet doğma büyüme istanbulluyum, üstelik beyoğlu benim kütüğüm. ama eski beyoğlu, tarih kokan, eski beyler ve hanımların yine eskiden döpyes diktirmek için, fötr şapka almak için geldikleri semt benim semtim. yakın geçmişte arabamızı parkettiğimiz beyoğlundaki evimizin önünde, arabamızın üstüne pislediler biliyormusunuz? insan dışkısı evet, ve gerekçeleri şu, bunu yapanların;
'onların var bizim yok'.. tabii sen çalışma, hiç bir çaba harcama, köşe başlarında esrar sat, hap sat gencecik çocuklara, istanbul büyükşehir ya herkesin orada rızkı vardır de gel buralara ayrıca nedense açsınızdır ama 17 tane çocuğunuz da vardır, ama en önemlisi devlet size araba versindir tabii zihniyet bu. bu gibi insanların geldiği yerler aynı maalesef, ve yine maalesef o kadar çoklar ki. onların yüzünden doğup büyüdüğümüz bu şehri
terketmeyi düşünüyoruz artık. ve gidebildiğimiz en uzak semte şimdiden gittik bile. artık istanbul un çok dışında sınırında bir yerde yaşıyoruz ne yazık ki. şimdi bu entry sürekli eksilenecek biliyorum ve lütfen kimse bana o göç eden insanların geldiği yerlerde iş yok ekmek kapısı yok vsdemagoji si yapmasın ve özel mesaj atmasın. çünkü ben gelmesinler demiyorum ama yaşamayı öğrensinler, korumayı, yaşatmayı, emek vermeyi, nasıl bulmak isteniyorsa öyle bırakmayı vs vs.
benim yeditepeli eşsiz şehrim korkulacak bir yer değil ben bu şehirden değil, bu insanlardan bu zihniyetlerden korkarım ancak. bakmayın siz eski türk fimlerinde;
''uleyn kahpe istanbul'' diye haykıran jönlere. bu şehrin hiç kabahati yok insanlar azıcık kendini sorumlu hissetsin yeter.
küçük yerde doğmuş, hayatının çoğunu küçük bir yerde geçirmiş insanların alışkın olmadıkları kaosun bu şehirde mevcut olması dolayısıyla kapıldıkları endişe.