işsizliği bile diyerek " işsizlik " kavramını basitleştiren, çözümü çok kolaymış imajı oluşturan ifadedir. işsizlik; hem ülke hem de dünyanın genel ekonomisinde en çetrefilli ve çözümü ancak çok uzun vadede rantbl olan sorunlardan olmuştur. birçok ülke ekonomisini dibe vurdurmuş, gelirleri düşürmüş, gelir farklarını uçurmuş, firmaları batırmış, insanları çaresiz bırakmış bir ekonomik sorundur. gelişmiş sayılan dünya ekonomisinde lider ya da söz sahibi ülkelerin bile kıçını yırtmasına rağmen çözüm bulmakta zorlandığı işsizlik sorununu hangi parti bildiğimiz kadarıyla çözmüştür ki başlıkta kastedilen parti artık hangisi ise o çözsün. yanlış anlaşılmasın ne partiyi ne de işsizliği savunuyorum ama kavramlardan habersiz gibi yazılıp çizilmesin reca ediyorum. ha şunu de amenna " işsizlik bu parti baştayken çözülmek bi yana kat be kat arttı rekor seviyeye ulaştı " gözümsün.
günümüz türkiyesinde kime oy verilse * değişmeyecek durumdur işsizliği çözemeyecek partiye oy vermek. bugüne kadar işsizliği çözebilen olmadı bildiğim kadarıyla.
"bile" denen, işsizliğin ne denli büyük bir sorun olduğunu bilmeyen kişinin anlayamayacağı eylemdir.
Hangi siyasi parti işsizliği çözmüş? Kolay mı o kadar? işsizlik ancak kabul edilebilir seviyelere indirilebilir. Tamamen ortadan kaldırılamaz.
Not: AKP yi günahım kadar sevmem ama, mantık dahilinde eleştiri yapılması kanaatindeyim.
Eleştri, AKP nin dünya krizinin Türkiye ayağında eksik ve geç kalması şeklinde olursa katılırım.
AKP hükümeti tamamen yetersiz kalmış bunu da kabullenememiştir. (Ani olduğu için" enflasyon hesaplaması kriterleri" gibi oynama da yapılamadı istatistiki rakamlarda)
Pollyanna zihniyeti ile kriz aşılmaz. Kıçımızda don yokken götümüz üşür. Bu kadar basit. Üşümez demekle işin içinden çıkılmaz.
Bu sistemde herhangi bir partiye oy vermekle ayni anlama gelir.
Issizlik sorunu bir siyasal iktidar ya da bir parti sorunu degildir. issizlik sorunu kapitalist sistemin olmazsa olmaz sorunlarindan biridir. hatta cogu zaman issizlik kapitalistler tarafindan sorun olarak bile gorulmez.
issizlerin kapitalistlerin sistemini tehdit edecek bir orgutlenmeleri olmadigi surece, issizlik sorun degil avantajdir. belli bir oranda issiz her zaman var olmalidir bu sisteme gore. issiz demek 'iscilerin ucuza calistirilabilme sigortasi' ile ayni anlama gelir.
Sistem kendi icerisinde ihtiyac duydugu belli bir meslek dalinda issiz sayisini artirarak o meslek grubuna ait kisileri cok ucuza calistirabilir. Misal eskiden muhendisler saygin meslek gruplarindan iken simdi ortaya binlerce issiz muhendis cikmis ve cok ucuza calistirilabilir hale gelmislerdir. bu nasil olusturulmustur?
Onlarca universitede yuzlerce muhendislik bolumu acilmistir. sanayisi geri biraktirilmis, montaj sanayi ve ithalata bagli ulkemizin bu kadar muhendise ihtiyaci yoktur.bu muhendisler mezun olur, zaten cok ciddi bir bilgi birikimi gerektirmeyen sirketlerde calismaya baslarlar. piyasada ayni isi yapabilecek onlarca issiz muhendis vardir ve sirket ne derse onu kabul etmek zorundadir.
ayni durum ogretmenlerin yillarca atanamayip umutlarini yitirdiklerinde karsilarina sozlesmeli ogretmeligin koyulmasi ve bunun bir lutuf gibi sunulmasinda da mevcuttur.
simdiye kadar gelen, simdiden sonra gelecek olan partilerin hicbiri bu ekeonomik sistemi degistirmeyi vaat etmemektedir.zaten istese de degistiremez.
buradan yola cikarak atilan bu basligin kategorisine, bu sistemde herhangi bir partiye oy veren tum vatandaslar girmektedir. umutlari emilmis, sindirilmis bu insanlarin sucu degildir.
