dünyanın en ballı sektörlerinden birini gösterin ki, o sektörün para musluklarının başında yahudiler olmasın. silah sektöründen tutun, petrol, gıda, ilaç sektörüne kadar.
boykot etmek?
iyi de neyi?
insanlık düşmanlarını mı? tamam şimdi oldu işte..aksi halde gülerler adama.
yerli sanayisi gerçekten çok ama çok gelişmiş, otomotivden sağlığa kadar pek çok alanda dünyaca tanınmış yüzlerce markaya sahip olan, yılda 5 trilyon euro'ya varan ihracat yapan türkiye'nin en bir yapması gereken harekettir. bunu bir alman diyebilir, fransız diyebilir, ingiliz, italyan vs bunlar da diyebilir. ama her boku dışarıdan alan türkiye'nin bir vatandaşının "boykot" demesi kadar da sikko bir ideoloji yoktur heralde...
kıçına giydiği don bile abd, alman, fransız, ingiliz, çin vs malıyken ve adam gibi mal üreten yerli kuruluş sayısı bir elin parmağını geçmezken sen neyi boykot ediyorsun arkadaş ya? kim pompalıyor bu tırt fikirleri çocuklarımızın aklına anlamıyorum ki? ayrı zeka problemine sahip bir arkadaş da bizim ligde oynayan israilli bir futbolcuyu sınır dışı etmekten bahsetmiş, evvela kendini sınır dışı ederse bu ülkeye büyük hizmeti dokunur neyse...
kaliteli israil mallarını kullanmaya sonuna kadar devam edeceğim, bu ülkenin toprağına yatırım yapmak yerine her karışını dışarıya zatan o insanlıklarından utandığım kişiler* düşünsünler bunu... bizi siklemeyen araplara da "delikanlılık" yapacağız diye hayat standardımızı düşüremeyiz, kimse kusura kalmasın...
ama ben boşa konuşuyorum ki... gel de anlat bunlara; gene birkaç güne başlar mail forward ederek dünyayı kurtarma operasyonları... "israil mallarını boykot ediyoruzzzzz, israil'e para kazandırmıyoruzzzzz, sionistler, çocuk katilleriii...""" sonra ne olacak? haberlerde patlayan iki bomba görüp de gaza gelen türk milleti bunu da maksimum 3 güne unutacak ve burger king'li hayatlarına geri dönecek... tıpkı önceki fransa, abd, ingiltere, uganda, honduras, semih cumhuriyeti ve sayamayacağım yüzlerce devlet "boykot"larında olduğu gibi... güldürmeyin bir kere de yahu...
Özel bir şirkette çalışan Asım efendi cumartesi günü uyanır. Türk malı Yataş firmasından aldığı yatağından kalkar. Banyoya gider. Amerikan yapımı Colgate diş macunu ve diş fırçasıyla dişlerini fırçalar. Amerikan yapımı Palmolive sabun ile yüzünü yıkar. italyan markası Armani'den aldığı takımları giyer, çocuklarının Amerikan yapımı Levi's kot pantolonlarını ve Nike ayakkabıları giymelerini izler. Alman yapımı AEK buzdolabından çıkardığı italyan yapımı Nutellayı Vakfıkebir fırınından aldığı ekmeğe sürer ve ingiliz yapımı Earl Grey çayla beraber kahvaltısını yapar. Bu sırada Güney Kore yapımı Samsung televizyonunu izler, derken Japon yapımı Casio saati çalar. işte gitmesi lazımdır. Fransız yapımı arabası Peugeot'ya atlar. işe koyulur. Yolda Sırp Goran Bregovic'in Türk Sezen Aksu ile verdiği konserin cdsini dinler. Arabasını garaja çeker. Hollanda bankası ING Bank'ın satın aldığı Oyak Bank'a girer. Girmeden önce Yunan bankası National Bank Of Greece'in hissesinin büyük bölümünü satın aldığı Finansbank'tan para çeker. Amerikan malı IBM bilgisayarında öğle tatiline kadar çalışır. Öğle yemeğinde Amerikan Mc Donalds'tan bir Big Mac yer. Öğleden sonra çalışmaya devam eder. Fransız Peugeot arabasına binip eve döner. Yolda Slovenya yapımı elektrik saatinin gösterdiği elektrik parasını öder, Fransız marketi Carrefour'dan meyve sebze alır. Eve gider. Karısını da alıp isveç marketler zinciri Ikea'nın mağazasına gider. Alışveriş yapar. Eve döner. Amerikan kaynaklı "Deal Or No Deal"in Türkiye versiyonu "Var mısın Yok musun"u izler. Türk malı Yataş yatağına girer. Uyur.....Özel bir şirkette çalışan Asım efendi cumartesi günü uyanır. Türk malı Yataş firmasından aldığı yatağından kalkar. Banyoya gider. Amerikan yapımı Colgate diş macunu ve diş fırçasıyla dişlerini fırçalar. Amerikan yapımı Palmolive sabun.....................işe geldiğinde bilgisayarında bir mail vardır. "Boykot edeceğimiz X ülkesi malları" yazıyordur.
Eski bankacı olduğumdan "forward mail" denen ve Ebola virüsünden daha çabuk bulaşan ve AIDS 'den daha öldürücü olan virüsü bilirim. Özellikle cuma günleri bu maillerin, çiçekli böcekli olanların ardı arkası kesilmez. Her birinin sonu da mutlaka kaç kişiye göndermemiz gerektiği ile ilgili bir öğreti ile biter. Böylece mail sanki outlook'tan değil de Dagobah gezegeninde inzivaya çekilen Yoda'dan gelmiş gibi bir hava verilir. Bir de bunun "X ülkenin mallarını boykot ediyoruz" versiyonu var. Benim hatırladığım kadarı ile italyanları ettik, Fransızları ettik, Yunanistan'ı ettik, ingilizleri ettik, Amerikalıları ettik, Almanları ettik, e Almanları edince biz de edilmiş sayıldık , şimdi de israil'i ediyoruz. Bu ürün listelerini kim topluyor, kim alt alta yazıp bir azimle insanlara ulaştırıyor bilmiyorum. "Fransız mallarını boykot" mailleri ulaştığında araştırmıştım, zira Fransa'nın en büyük bankası BNP Paribas'nın ortak olduğu bir bankada çalışıyordum. Sonuçta o forward mail dehlizine yol açan ilk maili yollayan AkbankAnkaraBalgat şubesinden bir çakal bankacı çıktı. Kimin, neden yolladığı önemli değil. Hadise iki yönden saçma.
Birincisi yukarıdaki metin. Tüketim toplumu, yabancı ürünlerin dünya üzerindeki dolaşımını bu derece yaygınlaşmışken ve yabancı malı kullanmak yerli malı kullanmaktan çok daha çekici gelirken, eski haline, yani ona göre daha düşük ve sıkıcı yaşam şartlarına dönemez. Bu insanoğlunun doğası gereğidir. Ayrıca zaten bunun gerçekleşmesi imkansızdır. Zira aslında bir çok ürün tek bir ülkenin üretimi değil, farklı ülkelerden gelen parçaların, bir başka ülkede bir araya getirilmesi yoluyla üretilir ve hayatımızın her alanına girmiştir. Otomobil ve elektronik eşyalar gibi. ikincisi de herhangi bir ülkenin politikasını eleştirmenin, onun eylemlerindeki yanlışlıkları dile getirmenin yolu tartışmadan, toplu olarak ses çıkarmaktan, çeşitli platformlarda farklı organizasyonlar düzenlemekten değil de internet üzerinden "send" tuşuna basarak gönderdiğimiz cuma maillerinden ve göstermelik "yerli malı yurdun malı herkes onu kullanmalı" şovundan ibaretse Noam Chomsky yarın kendini assın o zaman "ben yıllardır boşuna konuşmuşum" diye. Ben de Hacı Şakir'le yıkanıp, ihlas buzdolabı kullanmaya, Kristal cola içip, işe Murat 131'le gitmeye. Akşam da Sır Kapısı'nı izlemeye başlayayım.
halkın gelir seviyesini göz önünde bulundurursak, sayılan markaları bırakın almayı mağazalarının önünden bile geçmeyi kendileri için lüks gören çoğunluğun, ister istemez israil mallarını boykot etmesi, halihazırda yaşanan durumdur.
islami duyarlılık adı altında lanse edilen boykot.
öncelikle müslüman insan akıllı olmak zorundadır. yahudilerle alışveriş yapan bizzat resulullah. türkiye de faaliyet gösteren günlük ihtiyaç malları üreten firmaların büyük çoğunluğu abd ve israil bağlantılı. ne kadar türk bile olsa bir ortağı yabancı. boykot edeceksin de piyasanın tamamına yakını adamların elinde, dolaylı veya direkt olarak.
bunun yanında hadi bu adamları boykot ettin, malları elinde kaldı, alternatif markaların var mı ? cevap olarak yok.
boş ve anlamsız sözler yerine allah ın bize verdiği aklı daha doğru kullanmak bizim başlıca vazifemiz.
eğer israil ve abd den ekonomik ve askeri olarak daha güçlü olsaydık bugün onların değil bizim sözümüz geçerdi.
okumaktan ve araştırmaktan aciz koyunların, insanların kaba etleriyle yazdıkları e-postaları okuyup, birbirlerine gönderip kendini kaptırmaları neticesinde hayata geçirilmeye çalışılan eylem. Boştur.
kastedilenin aslında yahudi üretimi malları boykot etmek olduğu protestal eylem. *
yıllarca ortalıkta dolaşan ancak kimsenin de uymadığı kampanyadır.
Zike sürülecek aklı olmayanlar bir anlık gafletle gaza gelirler, sonra gider bakkaldan coca cola alırlar. Sizin anlayacağınız kampanyayı başlatanlar bile uymaz. Maksat milletin gözünde kahraman olmaktır, ama aslında yapılan soytarılıktır.
mallarını boykot edeceğinize o malların nasıl üretildiğini/üretileceğini öğrenip daha iyisini yapmanız daha mantıklıdır.böylece kimin neyi boykot edeceğini onlar düşünsün.
bir zamanlar osmanlı devletine bu iftira atılırdı, "dışarıdan gelen herşeye karşı" diye...
şimdi o müfteriler çağdaş beyinleri(!) sayesinde ettikleri iftirayı yalamakla meşgul.
ermeni masalları gündeme gelince aynı şeyleri fransız malları için düşünmüştük. şimdi hatırlayan var mı o günleri?
çünkü savaş silahları ve bunların modernizasyonu olmazsa beş on yıla amerikanın desteği ile dişe diş kana kan bir çarpışma yaparız hesabında bu tek hücreli.
okuduğum bir habere göre, coca cola'nın satışları geçen aya göre %60 gerilemiş. eğer doğruysa, ürünler gerçekten boykot ediliyor demektir. inşallah her ürünün satışları geriler hatta durur da hiçbirşey yapamayan şu aciz insanlığın en azından bir faydası dokunur . *
yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal şeklinde bir eylemdir. onların mallarını boykot ederken, kimin mallarını alacağımız düşünülmelidir. israil sermayesine para katmazken, ondan daha yararlı olacak bir sermayeye para katmak gereklidir zira.
akılcı bir eylem olmadığından emimim. minnacık bir azınlık, toplam 16 miyon insanı olan mucize toplum, insanlığa inanılmaz hizmetler ediyor. ayıptır, günahtır. arap bedevilerinin gazına gelmeyin, bu insanları sevin.
bunu yapan yemeğe ekmeği zor bulur. ki bugün coğu yazar sözlüğe israil sayesinde girebilmektedir. zira intel yahudilerindir.
hey mücahitler, atın pc leri çöpe de göreyim o aslan yüreklerinizi.
