bilgisayar başında counter-strike oynayarak 'heheyy biz türk'üz savaşçıyız biz yeneriz herkesi bik bik bik' diye ötenler, savaşın sadece savaş olmadığını, psikolojik, sosyolojik ve ekonomik boyutlarını da düşünmesi gerektiğini bilmeyerek yaşarlar. bu tipler 21. yy'da var olan zekalarını ya da diplomatik manevralarını kullanmayarak hala savaşı desteklemektedirler. savaş karşıtlarına da 'korkak' demekten de kendilerini alamazlar.
israil bize direkt saldırırsa eline veririz muhakkak.
ama arap denen 400 milyonluk sürü için mehmedciği feda ederiz diyen zihniyet kimseyi korkaklıkla itham edemez.
ha illa da götüm yer diyorsa sözlük olarak bilet parasını ayarlar israile yerli malı hamas özentilerini öndeririz.
yolunuz açık olsun. bol bol siyonist gebertin deriz.
delikanlı arapçıları biz filistinde görmek isteriz. bilgisayar başında değil durumudur.
mantıklı düşünmektir esasında, kormak değil. ya arkadaşlar biz bunca yıldır küçücük yunan tayfasına sözümüzü geçiremiyoruz. adamlar ege'de imzalanan tüm anlaşmaları hiçe sayıp yığınak yapıyor, olmaması gereken şeyler söylüyolar ve gıkımız çıkmazken israile savaş açmaktan bahsediyorsunuz. bunlar öyle ha diyince olcak şeyler değil, kaldı ki israil gibi bir ülke savaşta dahi erkek olmayacağından, kancıklık yapıp amaç saptırıp savaşmayan kesimle uğraşcağından bu savaşın hiç olmaması en azından bu dar boğaz zamanımızda olmamasını temenni etmek varken, bir saat önce counterdan çıkmış ergenler gibi hadi sikelim şunları demek anlamsızdır. sanıyorsunuz ki atatürk her başarısını savaşarak kazandı ve biz de savaşmalıyız ama öyle değil, gidin biraz atatürk'ün dış politikada izlediği yollarla savaşla dahi olmayacak işleri nasıl başardığını okuyun, savaş kazanmak sadece cephede olmaz beyler, uyanın artık.
