söz konusu ticaret olduğunda herkese eşit ve adil davranmaları. eğer bir rahatsızlığınız varsa sizi amerikan hastanesine götürüp muayene ettirirler, hatta söz konusu ameliyat dahi olsa kendi ceplerinden öder size uzun bir süre ücretli izin verirler. sizce hangi türk firması sıradan bir işçisine bu kadarını yapar. ha filistin'deki yaptıklarına bir şey diyemiyorum elbet ama konu ticaret ve çalışma disiplini olduğunda bu adamlar hep birinci.
israili güçlü kılan bir şey vardır. kitapları doğrultusunda ilerliyor dinlerine çok sadık yaşıyorlar. zaten tüm amaçları lahikalardaki emirleri yerine getirmek. sistemleri o kadar düzgün ve profesyonel ki özenmemek elde değil. bizim ülkemizde bunların yarısı yapılsa dünya elimizde olur ama imkansız tabi kiremitler hemen çatlamaya başlar, kiremitleri temizlemek lazım eskidiler artık ama birden olmaz tabi o zaman bina çatısız kalır.
akılları elbette. sadece akıl yetmez demeyin. akıl olunca her şey olur.
bu dünyada hükmetmedikleri yer var mı?
filistin'de yaşanan olayları şehirce kınayan bir yerde aynı zamanda uçakları eğitim yapmaktaydı.*
kısacası o adamların akıllarına hayranım. her şeyi elinde çevirmekteler.
geçmişte yaşadıkları acılardır israili, yahudileri güçlü kılan. daha da önemlisi bu acıları unutmamaları, onların doğrultusunda eylem planı geliştirmeleri, toplum psikolojisi oluşturmaları.
çevresindeki ülkelerin arap olmasıdır. 1947 yılında kurulmuş bir devlete karşı savaşmaya 1967 yılında başlayan vatandan ne anladığı belli olmayan arap bedevisidir.
israil degil ama yahudilerin nasil guclu olduguna dair kucuk bir gozlemim var. Anlatayim;
isimin istanbulda oldugu zamanlar sokak basinda yahudilerin sahibi oldugu bir oto yedek parcacisi vardi. sokak eskiden oto yedek parcacilarinin mekani oldugundan hala eskiden kalma yedek parcacilarla doluydu otele donusmeyen kisimlarinda. gecmisi cok eskiye dayanan bu dukkanin cok disiplinli bir calisma duzeni vardi. sonradan ogrenecektim ki bu sistemle bulunduklari yerdeki once dukkani sonra komple binayi satin almislardi. peki sadece disiplinli olmakla bu kadar gelisme gosterilebilinir miydi? 6 sene komsuluk ettim bu dukkana. sabah calisma vakitleri, aksam kapatma vakitleri konusunda oldukca titizdiler. bizim turklerin dukkanlarina bakarak daha bi gosterissiz ve kucuktu ama gelen giden hic eksik olmuyordu. bu gelen gidenlerin daha sonra is icin degil turkiyede yasayan yahudi dostlari oldugunu ogrendim. duydugum kadariyla ticari sozlerine o kadar sadiktilar ki bizim turklerden agzi yanan bunlari buluyor ve isini soz verdikleri takvime uygun hallediyorlardi. ticaretteki en onemli kurallardan olan disiplinli calisma ve sozlerin yerine getirilmesi bu adamlari bu kadar islek bir dukkan haline getirmisti. digerlerine gore daha az calisiyorlardi belki ama daha cok kazandiklarina bahse girerdim...
tum vatandaslarinin boyle oldugu bir topum hem bilim, hem teknoloji hem ticaret alaninda oldukca guclu olmasinda kim olsun? ve bu gucunu sadece arkasindaki super guce baglamak ne kadar dogru? varin orasina kendiniz karar verin.
israilden bahsedecek olursak;
2000 yil once kaybettileri topraklarina 2000 yil sonra oyle ya da boyle kavusan bir toplum icin orgutlenme ve sirasi gelince ortaya cikma politikasindan baska ne yardimci olabilir?
insanlik konusunda degil ama calisma prensibi ve disiplin konusunda ogrenmemiz gereken cok sey var israilden.
