Ortadoğu’da yaratılan Tanrı’nın/Tanrıların niteliği, bilmek üzerinedir. Her şeyi bilir. Geleceği de şüphesiz. Böyle olmasa Tanrılığı manasızlaşır… Aynı zamanda, yarattığı insandan hesap sorar. Bu da zorunludur; çünkü ondan
kulluk beklemektedir… Böyle kurulmuş Tanrı tasavvurundan ve Tanrı-insan ilişkisi muvacehesinden, mecburen kader paradigması ortaya çıkar... inananlar, binyıllardır, çözümsüz bir sorunu çözmeye çalışmıyorlar;
daha da ötesi, olmayan, yaratılan, hayali bir sorunu çözmek uğruna boşuna uğraşıyorlar!